>

DİĞER HABERLER

Marka, bir gecelik ilişki değil, evlilik gibidir

Markalaşma konusunda sıradışı fikirlerin yaratıcısı BJ Cunningham, markalaşmanın bir gecelik ilişki olmadığını, evlilik gibi uzun süreli olduğunu söyledi.

 
   
 
 
     
Marka dahisi olarak kabul edilen ve sıradışı fikirlerin yaratıcısı olan BJ Cunningham, markalaşmanın bir gecelik ilişki olmadığını, evlilik gibi uzun süreli olduğunu söyledi. Her şirketin marka yaratabileceğini vurgulayan Cunningham, ancak değişimden korkmayan cesur şirketlerin güçlü markalar yaratabileceklerini belirtti.

Geçen yıl Hülya Avşar, Ertuğrul Özkök, Dice Kayek ve Yo!Sushi'nin kurucusu Simon Woodrofe gibi konuşmacılarıyla büyük dikkat çeken Marka Konferansı'nın dördüncüsü 18-19 Aralık'ta Swissotel'de düzenleniyor. Bu yılki konferansın yöneticiliğini, geçen yıl olduğu gibi ilginç sunumuyla BJ Cunningham yapacak. Konferansta, David Beckham markasının yaratıcı John Holmes'tan Mercan Dede'ye, tasarımın süperstarı olarak kabul edilen Karim Rashid'den lüks markaların tüm sırlarını bilen Marie France Pochna'ya kadar birbirinden dikkat çeken konuşmacılar yer alacak.

Geçen yılki konferansta kahve ve yiyeceklerin çok iyi olduğunu belirterek esprili yönünü bir kez daha ortaya koyan BJ Cunningham, yeniden Swissotel'e gelip boğazı seyretmek için sabırsızlandığını söylüyor. Marka Konferansı'nda ‘Nothing’ (Hiçbirşey) isimli bir sunum yapacak olan Cunnigham'la konferans ve marka üzerine konuştuk.

‘‘Markalaşma size ürünün neden var olduğunu ve ne beklediğinizi söyler. Markalaşma tüketiciyle yaşanan bir gecelik ilişki değil evliliktir’’ diyen Cunningham, şunları söyledi:

‘‘Şimdi markalaşma konusunda Türkiye'deki herkesin böyle düşünmesini sağlayabilirmiyim? Tabi ki hayır. Açık olmak gerekirse bir çok insan markayı logo ve isim olarak algılar. Bir anket yaparsanız, insanlar markanın bu kadar da önemli olduğunu düşünmez. Ama bu demek değil ki önemsizdir. Markalaşma, iş dünyasının sınırlarını belirler ve bir çok şirket rekabet edecek bu sınırda olmak ister.’’

MARKA ÜÇ BOYUTLUDUR

Bir ürünün değerli olması ve satılması için yapıldığını kaydeden Cunningham, şöyle devam etti:

‘‘Biri cep telefonu yapar ve insanları birleştirmesi (connecting people) kullanılması için bir sebeptir. Marka iki boyutlu bir sanatsal çalışma değildir. Üç boyutlu bir konsepttir. İpteki boncuk gibidir. İp iş sürecidir, boncuk ise güzellik, fikir ve esas noktadır. Korku ise bunun neye benzediğini gösterir. Korku piyasada sevilmeyen veya sevimsiz olmaktır ve gerçekten kim olduğumuza bakmadan kendi düşündüklerimizi insanların istediğine inanmaktır. Kurtulamadığımız korkular yüzünden acımasız ve zor dünyada

rakiplerimizin elinde korkunç bir şekilde ölürsünüz. ‘Farklıyım' veya ‘Söylediğiniz umurumda değil. Ben buyum' demekten çok ‘Ben de' sözcüğünü kullandığımız güvenli ve eski yollardan vazgeçmeyiz. ‘Beğenirseniz alırsınız. Gerçek ve hakiki olduğu için memnun kalırsınız.

‘Hiçbirşey'i anlatacak

Bu yılki marka konferansında ‘Nothing' (Hiçbirşey) hakkında konuşacağını kaydeden Cunningham, ‘‘Markanın bir logo veya isim olmadığını size ‘Hiçbirşey'in önemli olmadığını söyleyerek anlatacağım. Gerçek bir vaka çalışmasıyla ‘Hiçbirşey'i nasıl çözdüğümü ve ‘Hiçbirşey'in nasıl olduğunu göstereceğim. Ters markalaşmanın nasıl markalaştığına, yılanın kuyruğunu nasıl yediğini, nasıl ‘cool' kelimesinin kendiniz olmak ve kimsenin size gerçekten kim olduğunuzu söylemeye izin vermemek olduğuna bakacağım. Yer değiştirerek logoların değerine bakacağım. Bütün bunların doğrultusunda korkuya dikkat çekeceğim’’ dedi. Cunningham, markanın söz vermenin diğer bir yolu olduğunu belirterek, ‘‘Marka nasıl ve ne yapacağınızın sebebidir. Markanın ne demek olduğunun iki yanıtı vardır. Birincisi, ‘‘Yönünüz nedir?’’, ikincisi ise ‘‘Niye umrumda olsun?' dedi.

Değişim bir fırsattır

Konferansların altyapı, bilgi ve eğlencenin olduğu üç önemli öğeye bağlı olduğunu kaydeden Cunningham, ‘‘Eğer bir konferansta bu üç öğeden ikisini gerçekleştirirseniz, iyi bir konferans olur. Eğer birini yaparsanız normal, hiçbirini yapamazsanız bir daha denemeyin’’açıklamasını yapıyor. Değişimin bir fırsat olduğunu bu tip konferansların değişim için önemli bir yer olduğunu kaydeden Cunningham şöyle konuştu:

‘‘Değişime inanıyorum. Herşeyin düşünce veya fikirle başladığına dair basit bir görüşüm var. Bunun ardından söz ve son olarak eylem gelir. Eğer bir şeyi doğru düşünce, doğru söz ve doğru eylemle yaparsak daha iyi bir yerde oluruz. Düşünceye imkan veren ve insanların biraraya toplayan her alan iyi bir gelecek için önemli bir adımdır. Ve inanıyorumki iş dünyası geleceğin dünyasında doğru bir liderdir. Büyük düşünürler ve yaratıcı beyinlerin olduğu bir yerde elde edilen pozitif enerji iş potansiyelini artırır. ’’
Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
cosmoturk önerisi
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU
Anket
Aşk mı, Para mı?
Aşk
Para
>