>

DİĞER HABERLER

Monologlar 11

"Biliyor musunuz doktor, otuz yaşımı geçtim ama kabuslar hiç bitmedi." Ela Mermerci'nin yeni yazısını okumak için tıklayın!
 
   
 
 
     
Biliyor musunuz doktor, otuz yaşımı geçtim ama kabuslar hiç bitmedi. Uykularımda küçük bir çocuğa dönüşüyorum; kendi yavrum kadar savunmasızım. Uyanmak ayrı bir dert.

Uyanıp da yatakta olduğumun farkına varmak birkaç dakikamı alıyor çünkü. O birkaç dakika bir tünele girmek, çıkışı aramak, ışığı takip etmek gibi. Kimi zaman tünel uzuyor ve ruhum bu sıkışmaya dayanamıyor. Kimi zaman tünelin ucundaki ışık yakın. Sarı, güvenilir.

Eğer böyleyse, yani çabucak kurtulduysam kabustan, kalkıp kızıma bakıyorum. Odasında, o da kısık bir sarı ışığın güvenli kanatları altında uyuyor oluyor genellikle. Her çocuk gibi battaniyesini üstünden atmış, her çocuk kadar savunmasız, her çocuk kadar güzel.

Yaklaşıp battaniyesini örtüyorum üzerine, uyandırmaktan korkarak.

O birazcık kıpırdanıyor, kimi zaman hafifçe açıyor gözlerini, minnetle bakıyor gözlerimin içine. Zaten büyüdükçe kaçırmaya başlıyoruz gözlerimizi başkalarınınkinden, büyüdükçe acımasız bir dünyayı, istenen kuralarla oynamaya başlıyor, taş kesiyoruz birden. Oysa çocukken her şey düz ve doğru bir mantıkla yapılıyor, herkesin gözlerinin içine korkmadan bakıyor çocuklar. Kimden hoşlanmıyorlarsa söylüyorlar hemen, kimi sevdilerse gidip sarılıyorlar.

Büyüyünce hayat korkunç. Oysa şimdi de beni sıkan insanlara gidip ‘Hey, senden çok sıkıldım’ demek isterdim ben, ya da birini sevdiysem, gidip ona istediğim zaman sarılmak. Böyle şeyler yapanlara ‘zekası biraz geri galiba’ diyorlar biliyorsunuz; çocksunuz ya da zekanız geri. Ne acayip bir dünya doktor...

Neden büyümek isteyelim ki? Bizi sevenler bizi düşünür, bize bakarken neden isteyelim bunu? Koşup oynamak, ağaçlara tırmanmak varken, neden gün ışığı almayan bürolara kapanmak için gönüllü oluyoruz? Nasıl oluyor da herkes kabullenmiş bütün bunları, anlayamıyorum. Bana çok ağır geliyor tüm günü kapalı bir yerde geçirmek, hayat dışarıda akıp giderken, yapraklar renklerini değiştirirken, bir çocuk deniz kenarında kumdan kale yaparken, bir adam kendi ektiği çiçekleri sularken, kimi insanlar hamakta yatıp kitap okurken, çok zor geliyor.

Klima. Gri. Beton. Evrak. İkiyüzlü insanlar. Kötü yemekler. Bolca çay sigara. Hayat nerede?
Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
cosmoturk önerisi
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU
Anket
Aşk mı, Para mı?
Aşk
Para
>