>

KÜLTÜR-SANAT

Yerinizde duramayacaksınız!

Maja "Sahneye çıktığımda kendimi durduramıyorum…” diyor. The Sounds grubunun solisti gibi yerinde duramayanlar ve Chantage takipçileri bu hafta Studio Live’da buluşuyor.

 
   
 
 
     
The Sounds

Avrupa ve Amerika’da son 3 yıl içinde sürekli büyüyen bir dinleyici kitlesine hitap eden indie-pop grubu The Sounds, müziğinin yanı sıra özellikle etkileyici sahne performansı ve kendinden emin tavırları ile dikkat çekiyor. Grubun eşsiz güzellikteki solisti Maja'nın söyledikleri bunu şöyle anlatmaktadır: "Sahneye çıktığımda kendimi durduramıyorum. Yine de bu, sahneye özel bir davranış değil. Zaten gün içinde de biz böyleyiz, sakin olamıyoruz!”. Duruş ve tavır, The Sounds'un müziğinde ve geldiği noktada büyük rol taşımaktadır.



Grup 2002'de ilk albümleri "Living in America”yı çıkarttıklarında, İsveç' te müzik listelerine 4 numaradan giriş yaptı. Devamında ise İsveç Grammy Ödülleri'nde "En İyi Çıkış Yapan Grup" ünvanını alarak onurlandırıldı. Düşünün ki, grup elemanları bu başarıyı henüz daha liseyi bitirmemişken yakaladılar. Ama asıl şaşırtıcı olan, sonrasındaki yıl içinde, “The Strokes ve Foo Fighters” ile çıktıkları turneyi de katarsak, 300'ün üstünde konserde performans göstermiş olmalarıdır. Şu anda grubun fan veritabanında Dave Grohl, Pharrell Williams, Quentin Tarantino, Bam Margera ve hatta Britney Spears yer almaktadır.

The Sounds'un ikinci albümü “Dying to Say This to You” ise grubun sahip olduğu pop-punk'la bezenmiş new wave tarzını daha da güçlendirdi. Tabii bu çalışmada “The Killers”ı müzik dünyasına kazandıran Jeff Saltzman, “Smashing Pumpkins” ve “A Perfect Circle”da kendini kanıtlamış olan James Iha ve son olarak da Radiohead, “Pixies” ve “Hole”un düzenlemelerini yapan Paul Q. Kolderie'nin varlığının altını çizmek gerek. Sonuç olarak da The Sounds, Dying to Say This to You'da rock'ın daha rock, elektronik müziğin de daha elektronik müzik olduğu bir duruşu yakaladı. Hayranları ise hala albümün ve çekilen videoların tadını çıkarmakla meşgul.

Blondie, Yeah Yeah Yeahs, Velveteen, Metric, gibi grupları sevenlerin kaçırmaması gereken bir etkinlik…

Chantage

1990 yılında keyboardist, yorumcu TOLGA İNCİ ve prodüktör KIVANCH K tarafından Boğaziçi Üniversitesi Müzik Kulübünde kurulan grup, 2000 yılında da Türkiye’nin önde gelen rock sanatçılarıyla albüm ve sahne çalışmaları yapan gitarist BURAK KURUMAK’ı ve 2004 yılında keyboardist ALİ ŞAYLAN’ı da bünyesine katarak bugünkü şeklini aldı. On yılı aşkın süredir Depeche Mode yorumlarıyla izleyenlerini büyüleyen Chantage, New Wave’den Alternative-Rock’a, Electronica’dan Brit-Pop’a uzanan geniş repertuarıyla ilgi çekmeye devam ediyor. Yoğun talepler doğrultusunda, şu an albüm çalışmaları içerisinde olan grup, özel kitlesiyle özel konserlerde buluşuyor.

Atonall

Ülkemizde tanındığından çok daha fazla yurtdışında tanınan ve uzun bir süredir canlı performans sergilemeyen tecrübeli new wave/synt-pop grubu “Atonall”, ilk olarak 80’lerin cool esintilerine sahip ancak bir o kadar da romantik melodiler ile süslü müziği ile dikkat çekmektedir. Uzun yıllar Amerika’da okumuş ve yaşamış olan ve aynı zamanda kendisi de ses mühendisi olan Osman Refik Akyüz tarafından kurulmuş olan grup, Electro-Rock/Synth-Pop ve hatta bazen Industrial olan yeni albümü ile sıradışı değişik bir soluk getirmeyi hedeflemektedir.

22.00 Kapı Açılış
22.30 – 23.30 Atonall
23.45 – 00.45 The Sounds
01.00 – 04.00 Chantage
ve
DJ Ahmet Musluoğlu

Bilet Fiyatı : 20.-YTL

Daha ayrıntılı bilgi için www.studio-live.org





Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
cosmoturk önerisi
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU
Anket
Aşk mı, Para mı?
Aşk
Para
>