>

ANNE - ÇOCUK

Çocuğu ‘anlamak’ lazım

Çocuğu gerçek dinleme; sessizlik, anlayış, empati ve yorumsuz dinleyebilme yeteneği gerektirir.
 
   
 
 
     
Çocuğu gerçek dinleme; sessizlik, anlayış, empati ve yorumsuz dinleyebilme yeteneği gerektirir. Çocuğu dinlemek onun isteklerini mutlaka yerine getirmek demek değildir. Dinlemek, çocuğa sorununu anlattırıp rahatlatmak, anlayabilmek demektir.

Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Öğretmeni Gülnaz Paksoy, çocukları dinlemenin onların isteklerini yerine getirmek olarak algılanmaması gerektiğini söyledi.

Özellikle çocuklarla iletişimde etkin bir dinleme olması gerektiğini anlatan Paksoy, iletişimini kişilerin birbirlerine duygu ve düşüncelerini aktardıkları bir süreç oduğunu kaydetti. İletişimin bütün sağlıklı ilişkilerin başlangıcı olduğunu belirten Gülnaz Paksoy, kendine güvenen insanların gereksinim duyacağı en önemli özelliklerden birisinin insanlarla iyi iletişim kurmak olduğunu anlattı. İletişim kurmanın sonradan kazanıldığını anlatan Paksoy, başarılı bir iletişimin temelinde; karşımızdaki kişilere saygı duymak, onların varlığını ve ayrı bir birey olduğunu bilmeyi vurguladı. İletişimin sadece konuşma olmadığına işaret eden Paksoy, şu bilgileri verdi: "Anne-baba eğitimine getirilen yeni bir yaklaşım biçimi de çocuğunu dinleyebilmektir. Bu davranış kazanılır ve öğrenilir. Çocuğu gerçek dinleme; sessizlik, anlayış, empati (Kendini çocuğun yerine koyarak olaya bakabilme yeteneği) ve yorumsuz dinleyebilme yeteneği gerektirir. Çocuğu dinlemek onun isteklerini mutlaka yerine getirmek demek değildir.

Dinlemek, çocuğa sorununu anlattırıp rahatlatmak, anlayabilmek demektir. Etkin dinlemenin en uygun zamanı, çocuğun ihtiyaç ve isteklerinin yerine gelmediği yani çocuğun problemi olduğu zamandır. Genellikle anne-baba çocukların problemlerini üstlenmeye yatkındırlar, oysa yapılması gereken şey probleme çocuğun sahip çıkmasına izin vermek, ona kendi problemini çözebileceğine dair güven vermektir. Bu açılardan etkin dinleme, çocuğun probleminin çözümünde ilk adımı oluşturur. Artık, çocuklar daha önce anne-babalarına açamadıkları problemlerden söz etmeye başlarlar. Atılan ilk adımdan sonrasını genellikle kendileri getirir ve kendi çözümlerini bularak problemlerin üstesinden gelirler"

Çocukla iletişimde etkin dinlemenin daha anlamlı bir ilişkinin gelişmesine fırsat vereceğine dikkat çeken Paksoy, "Anne-babasının kendisini dinlediğini gören çocuk, önce kendisine değer ve önem verildiğini, kabul edildiğini, buna bağlı olarak da sevildiğini düşünür Duygularını ifade etme imkanı bulduğundan 'anlaşıldım' duygusunu yaşar ve rahatlar. Bu durum çocuğun benlik saygısının artmasına, kendisini dinleyen kişiye yakınlık duymasına neden olur. Sağlıklı mesaj akışı çocuğun ailesi ile olan ilişkilerini ve dinamik bağını güçlendirir, iletişimi sürekli kılar. Etkin dinlemede ebeveyn suskun ve pasif değildir. Çocuğun duygu ve düşüncüleri ile ilgili ve onları onaylayan bir görüntü düşünmesine yardım eden roldedirler. Sorumluluk çocuktadır, ebeveyn ise çözümde yardımcıdır" diye konuştu.

Uzun süre dinlenmeyen ve iletişim kopukluğu yaşayan çocukların savunmaya geçebileceğine işaret eden Gülnaz Paksoy, çocuğun saldırganlık, kendine zarar verme gibi davranış bozuklukları ile anne-babasına 'Lütfen beni dinle, dikkatini bana ver' mesajını iletmekte olduğunu söyledi.

İletişimin yaşam boyunca ihtiyaç duyacağımız ve vazgeçilmez bir gerçek olduğunun altını çizen Paksoy, bunun temelinde kabul etmek kavramının yattığına değindi. Paksoy, etkin dinleme sonucunda ortaya çıkabilecek olumlu durumları ise şöyle sıraladı.
- Çocuğun konuşma yeteneği ve kelime hazinesi gelişir, kendini rahatlıkla ifade eder.
- Sorununu davranışla göstermek yerine (Saldırganlık, ağlamak, huysuzluk) sözle ifade ederek rahatlar.
- Anlaşıldığını hisseder, daha huzurlu ve güvenli olarak konuşarak halleder.
- Çocukla anne-baba arasında bir yakınlık doğar, onlara danışır, diyalog kurar.
-Söyledikleri dinlenen çocuk da anne-babasını dinlemeye başlar.


Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
cosmoturk önerisi
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU
Anket
Aşk mı, Para mı?
Aşk
Para
>