>

DİĞER HABERLER

Haklısınız ben sevmiyorum

"Bu kaçıncı heves, bu kaçıncı kadın, bu kaçıncı maskaralık,bu kaçıncı hayal kırıklığı,bu kaçıncı ayrılık ve bu kaçıncı şiir?" Ömer Bugay'ın yeni yazısı...
 
   
 
 
     
Haklısınız ben sevmiyorum

Bu kaçıncı heves, bu kaçıncı kadın, bu kaçıncı maskaralık,bu kaçıncı hayal kırıklığı,bu kaçıncı ayrılık ve bu kaçıncı şiir?

İnanın unuttum artık sayısını.
İnanın sadece gülümsüyorum artık.
Bilmem neden gülümser ki karpuz her saplandığında bağrına bıçak?



Sevgi
Dürüst olacağım derken
Çam devirmekse
Kalp kırmaksa
Ve
Patavatsızlığa çağ atlatıp
Gururumuzun üstünde tepinerek
Adeta her tarafı pot yapmış bir kumaş haline getirmekse bizi

Haklısınız ben sevmiyorum

Kulakları sağır eden
Bir sessizlik
Umarsız bir duyarsızlık
Çıldırtan bir tepkisizlikse sevgi

Haklısınız ben sevmiyorum

Sevgi
Verdiği dayanılmaz sıkıntıyla
Kan çanağına dönmüş buğulu gözlerimizi
Köşe bucak saklayarak yaşamak
Ve ancak
Paltonun yakasını ısırarak
İnsan içine çıkabilmekse

Haklısınız ben sevmiyorum

Üstüne düştükçe
Soğumak
Soğudukça çıldırtan bir kutup sessizliğine bürünmek
Ve
Verdiği ilk hevesle bilmeden rotasını şaşırmış
Hiç bilmediği dondurucu sulara gözü kapalı ve tam yol ulaşmış sevgilisini
Buzullara benzeyen kalbinin
Hiçbir haritada görünmeyen ücra ve karanlık sularında
Karaya oturtarak
Hazin bir sona daha başlar başlamaz altyapı hazırlamaksa sevgi

Haklısınız ben sevmiyorum

Sevgi
Verdikçe kaçmak
Kaçtıkça
Kovalama demek
Kovalamayıp uzaklaştıkça
Dalga geçercesine kendi kovalamaksa
Ve
Her daim övündüğü olgunluğunun
Her daim getirdiği yetişkin ilişkisi değil bu eleştirilerinin
Aslen nasıl ham
Ve
Derinliği ile ufku oluşmamış bir iç dünyadan kaynaklandığını görememekse

Haklısınız ben sevmiyorum

Hikayesi uzun ve hazin
Belki de tüm tarihinin en hazırlıksız zamanında yakaladığı sevgilisine
Destek olacağı yerde
Güce taparlık sistematiğini devreye sokup
Diğer bir deyişle
Ortada tapacak bir meta değil de
Zaafları olan bir insan
Zaafları olan bir erkek olduğunu kavradığı andan itibaren
Dominanizmi hiç beklemediği bir zamanda ele geçirmenin
Patalojik hazzıyla
Sevgiliye gün aşırı yüklenirken
Hem ataerkil toplumdan
Hem de sudan çıkmış balığa dönmüş bizden adeta intikam almaksa sevgi

Haklısınız ben sevmiyorum

Sevgi
Kendisini böylesine hor gören muameleye karşı durma savaşı verirken
İstemeden yanlış üstüne yanlış yanlış yapan
Ve
Aslen ortada kıskanılacak
Ne bir güzellik
Ne de kafaya takılacak değerde bir fikir olduğunu göremediği için
Maalesef
Sürekli kıskançlıklar ve takıntılar içine sıkışmış sevgiliye
En şiddetli tepkileri göstererek
Gün aşırı tehdit
Gün aşırı ayrılık ültimatomlarıyla
Günümüzün emperyalist istilacı müttefiklerini bile kıskandıracak biçimde
Tutkuyla çarpan bu yüreği meşru ama etik olmayan yollarla sömürmekse

Haklısınız ben sevmiyorum

Çökmekse sevgi
Ukalalıkları ve kaprisleriyle
Karanlık bir bulut gibi üstümüze
Dikmekse ömre bedel o ela gözleri
Bizim yerimize kapıya
Apatik bakışlarla
Ve
Bürünmekse adına hanımlık denilen kisveye
Bukalemunları kıskandıran soluk ve cansız renklerle

Haklısınız ben sevmiyorum

Sevgi
Paylaşmak şöyle dursun
Hep bana demekse
En içten hediyelere
Teşekkür dahi etmeyip
Sakızın da çobanın da içine ederek
Koymaksa bizi manavın sepetine
Soymaksa yeşil yeşil
Ve
Tuzlayıp yemekse afiyetle

Haklısınız ben sevmiyorum

Sürekli engeller yaratmak
Bağlanma korkusunu
Gün aşırı mesafeler koyarak
İcra etmekse sevgi
Böylece
Üç kuruş huzurdan
Bir dirhem mutluluktan alıkoymaksa bizi

Haklısınız ben sevmiyorum

Sevgi
Güneş sanırken bedenini
Matah sanırken enerjisini
Gerçek güneşe temas edince
Aslen ayın soğuk yüzü olduğunu anlayıp
İnsani bir tepki vermek yerine
Kaşısan da geçmeyecek bir uyuzluğa ve soğukluğa bürünerek
Yaradılışından alması gereken intikamı
Bizzat bizden alarak
Yarattığı gel gitlerin oluşturduğu dev dalgalarla dövüp
Kırmaksa yıllardır kırılmamış
Hevesimizi
İnancımızı
İsteğimizi
Ve silmekse yıllardır deli bakan gözlerimizdeki feri

Haklısınız ben sevmiyorum

Sevgi
Gık bile diyemeden
Vurup kapıyı
Uzaklara
Sevimli ailesiyle tatile gitmek
Ve usandırana kadar yolunu gözletmekse

Haklısınız ben sevmiyorum

İlgiye alakaya deli gibi acıkmış bedenimizi
Kırıntılarla besleyip
Öldürmekse yavaş yavaş
Ve
Samimiyete sıcaklığa deli gibi susamış yüreğimizi
Damlalıkla sulayıp
Kurutmaksa kökünden

Haklısınız ben sevmiyorum

Anaçlık
Dişilik şöyle dursun
Aslen bihaber olsa da felsefesinden
Şeklen post feminist topuklarının
Resmen kırsal korkularının altında
Gün aşırı ezerek bizi
Ve adeta kırarak kemiklerimizi
O eşsiz duygusuzluğun acımasızlığında
Savaş meydanında çoktan ölmüş anne ve babasını arayan çocuklar misali
Daha beraberken
Yapayalnız koymaksa bizi sevgi

Haklısınız ben sevmiyorum

Sevgi
Karşılıksız ve sınırsız verilenlerle şımarıp
Elinin tersiyle itecek kadar
Ve
Sadakatimizi başka yerinden anlayıp
Elinin altında sanacak kadar bizi
Aymaz ve ahmak olup
Daha üç gün evvel bir tek ona ait olan
Ruhumuzu
Kalbimizi
Ve bedenimizi
Fahiş fiyatlara bedel fahişelere ait kılmaksa bundan böyle

Haklısınız ben sevmiyorum

Sorumluluk lafından ödü kopup
Ayrılığın tetiğini çekecek kadar bile cesareti olmadığı için
Cebinde yüzüklerin efendisi
Kendisinin ve kadınının tüm sorumluluklarını almaya hazır
İt gibi çalışan sevgiliye
Bir yılan misali sinsice
Yalnızlık
Soğukluk
Uzaklık zehrini akıtıp
Yaşamından bezdirerek
Ve sorulunca yanakları bile kızarmadan itiraf ederek
Tükenmişliğinden geriye
Ancak tek kurşunu kalmış sevgiliye
Çektirtmekse tetiği
Ve
Adına ilişki demeye artık bin şahit bu beraberliği
Bilmem kaçıncı kez şehit ederek
Gencecik bir bedenin kaskatı kesmiş vücuduna
Aldırış bile etmeyip
Tereyağının içinden kıl çekercesine
Sıvışıp giderken
Timsah gözyaşlarını da ihmal etmemekse sevgi

Haklısınız ben sevmiyorum

Hiç
Sevmedim

Ve
İnanın

Hiç
Sevmeyeceğim
Ömer Bugay
obugay@hotmail.com


Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
cosmoturk önerisi
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU
Anket
Aşk mı, Para mı?
Aşk
Para
>