>

DİĞER HABERLER

Şeytan iplikleri...

"...Gregore Sand çocukluğunu anlattığı “Hayatım” adlı kitabında şeytan ipliklerinden bahseder." Mürsel Sezen'in yeni yazısı...
 
   
 
 
     
Şeytan iplikleri...

Gregore Sand çocukluğunu anlattığı “Hayatım” adlı kitabında şeytan ipliklerinden bahseder. Çevremizi görünmeden saran, kıpırdamamıza izin vermeyen şeytan ipliklerinden....
Kitap bir hayli sıkıcıydı ve içeriğini tamamen unuttum ama şeytan iplikleri tanımlaması kazındı kaldı beynimde.

Sonrasında şeytan iplikleri ile çevrili pek çok kişiyle karşılaştım yaşamımda. Kendi çevrelerine ördükleri ipliklerle yaşamın içine hiç karışamayan, kendi ayaklarına takılıp düşen insanlar...
Mesela başarısızlıktan o kadar korkuyorlardı ki hayallerini gerçekleştirmek için adım bile atmıyorlardı, sorumluluk almaktan kaçıyor, hatta git gide ailelerinin sırtında bir kambura dönüşüyorlardı.
İplikler onları git gide daha çok sıkıyor, hareket kabiliyetleri de o oranda düşüyordu.
Bu ataletti.
Ne yapması gerektiğini biliyorlardı, bunları niçin yapması gerektiğini de, isterse nasıl yapacağını da, hatta yapmamakla neler kaybedeceğini, yapmakla neler kazanacağını da fakat yine de hiçbir şey yapmama halini sürdürüyorlardı!
İnternette gezinirken karşılaştığım bir yazıda Türk insanında en sık görülen ataletler şöyle sıralanmıştı;
1. Yabancı dil öğrenmemek
2. Spor yapmamak
3. Sigarayı bırakmamak
4. Fazla kiloları vermemek
5. Kitap okumamak
6. Aile ve çocuklara zaman ayırmamak
7. Para biriktirmemek
8. Fazla TV seyretmek
9. Yaptığı planlara uymamak
10. Deprem önlemleri almamak

Peki ataletten nasıl çıkar insan?

Mümin Sekman “Ulusal Ataleti Yenmek” adlı kitabında atalet oluşumunu engelleyen ya da atalet kıran duyguları şöyle sıralamış; cesaret ve kararlılık, coşku ve moral, onur ve takdir duygusu, sevgi ve yakınlık, hırslanma ve agresiflik, başarı hissi ve kazanma tutkusu, güven ve emin olma duygusu, canlılık ve heyecan, merak ve şaşkınlık, özgüven ve kontrol duygusu.
Sekman;
“Ataleti yenebilmek için de ataleti yenmek gerekir. Hiçbir atalet hali sonsuza kadar sürmez. Ataleti ya onu yaşayanlar kırar yada felaketler! Bir toplumun başına gelen olaylar değil, o olaylara verdiği anlamlar onu atalete düşürür” diyor ve ekliyor;
“Ataletli insanlar, atalet halinde yaşamaktan dolayı çektikleri acı, ataletin kırılması anında çekeceklerini sandıkları acıdan daha fazla oluncaya kadar, atalet haline son verilmesine içten içe direnç gösterirler.”

Sadece kişiler değil, kurumlar hatta uluslar da atalete düşüyor bazen.
Her durumda önce insanın kendi içine bakıp ataletini görmesi ve şeytan ipliklerinden kurtulabilmek için kendine bakışını değiştirmesi gerekiyor.
(Aslında kimseden çekmiyoruz kendimizden çektiğimiz kadar.)
Sonrasında da iplikleri koparacak hızlı bir adım gerekiyor.

Mürsel Sezen
msezen@boyut.com.tr



Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
cosmoturk önerisi
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU
Anket
Aşk mı, Para mı?
Aşk
Para
>