>

SAĞLIKLI YAŞAM

Kadınların korkulu rüyası

Anadolu Sağlık Merkezi’nden Endokrinoloji, Metabolizma Hastalıkları ve Diyabet Uzmanı Dr.Özay Tiryakioğlu, kadınlarda görülen aşırı tüylenme ile ilgili bilgi verdi.
 
   
 
 
     
Aşırı tüylenme ya da tıp dilindeki adıyla “hirsutizm” ırklar arasında farklılık göstermekle birlikte kadınların % 5-10’unda görülebilen bir sağlık problemidir. Hemen her yaşta ortaya çıkabilmekle birlikte sıklıkla ergenlikle 45 yaş arasında görülen aşırı tüylenmenin altında pek çok neden yatabilmektedir. Sorunun daha iyi anlaşılabilmesi için normal kıl yapısının bilinmesi gerekmektedir.

Vücudumuzdaki tüyler vellüs ve terminal kıllar olmak üzere ikiye ayrılır. Vellüs denilen tüyler ince, renksiz, genelde 2 mm’den kısa ve tüm vücutta yaygın olarak bulunanlardır. Terminal kıllar ise daha kalın, sert ve renkli olup gelişimleri seks hormonlarına bağımlı olan (örnek: erkeklerin çene ve karnında bulunan tüyler, koltuk altı ve genital bölgelerdeki tüyler) veya bağımsız olanlar (kirpik ve kaşlar) olarak basitçe tanımlanabilirler. Ergenlikten erişkinliğe geçiş döneminde ve sonrasında erkeklik hormonu olan testosteron ve diğer androjenler etkili olduğu vücut bölgelerinde vellüs tüylerini terminal tüylere dönüştürebilme yeteneğine sahiptir.
Kafadaki saçlı deride ise tam tersine terminal tip kılları vellüs tipine çevirmektedirler. Yine ırklar arasında farklılık olmakla birlikte genç kadınların ortalama % 20-30’nda karın alt bölgesi, memebaşı kenarları ve üst dudak bölgelerinde terminal kıl bulunabilir ve yaşla bu kıllarda artış gözlenebilir.Tüylenme artışı değerlendirilirken ilk yapılması gereken vellüs veya terminal tip tüylerden kaynaklanıp kaynaklanmadığının ve erkek tipi tüylenme artışı olup olmadığının belirlenmesidir. Genellikle üst dudak, çene, boyun, göğüs, sırt ve karın bölgesi, kol ve uyluklardaki terminal kıllar değerlendirilerek hirsutizm tanısı konulmaktadır.

Aşırı tüylenme neden görülür?

Hirsutizm altta yatan ciddi bir hastalığa bağlı olabileceği gibi genellikle iyi huylu bir soruna bağlıdır. Yumurtalıklar veya böbreküstü bezlerinden testosteron yapımının artması aşırı tüylenmenin en önemli nedenleri arasında yer almaktadır. Bu hastalarda hormon fazlalığından kaynaklanan adet düzensizlikleri, deride aşırı yağlanma ve sivilcelenmeler, ses kalınlaşması, göğüslerde küçülme, saç dökülmesi, kötü kokulu terleme gibi belirtiler de bulunabilir.

Yumurtalıklardan kaynaklanan sorunlardan en sık görüleni polikistik over sendromudur. Bunu yanı sıra hormon yapımında görevli bazı enzimlerin doğuştan gelen eksiklikleri, yumurtalık veya böbreküstü bezlerinin iyi veya kötü huylu tümörleri de aşırı tüylenmeye yol açabilirler.

Aşırı tüylenmeye bazen çeşitli nedenlerle kullanılan danazol, anabolik steroidler, kortizon, progesteron, fenitoin, diazoksid, siklosporin, streptomisin, minoksidil gibi ilaçlar da yol açar. Bunların bir kısmı androjen etkisine sahip, bir kısmı da kıl büyümesini doğrudan uyaran ilaçlardır. İlaçlara bağlı tüylenme genellikle kalıcı değildir ve ilacın kesilmesinden sonra şikayetlerde gerileme beklenir.

Çok daha nadir olarak böbreküstü bezleri ve yumurtalıkların hormon salgılamasını düzenleyen, hipofiz adı verilen ve beyin tabanında bulunan bir bezin bir ya da birden fazla hormonunun aşırı üretimi ile ortyaya çıkan cushing hastalığı (böbrek üstü bezinden aşırı kortizol ve androjen üretimine neden olduğu için tüylenme artışına sebep olabilir) ve akromegali (büyüme hormonunun fazla üretimi sonucu tüylenme artışı olur) gibi hormonal hastalıklara ve bu hastalıkların bir belirtisi olarak aşırı tüylenmeye yol açabilir. Hipofiz bezinin prolaktin adı verilen bir hormonu fazla miktarda salgılaması, hipotiroidi ve şişmanlık da tüylenme nedenleri içinde yer alır."

Tiroid bezinin az çalışması, yani tıbbi adıyla ’hipotiroidi’ tüylenme artışının önde gelen nedenlerinden biri olmasa da bu hastalığa toplumumuzda sık rastlanması nedeniyle özel önem arzetmektedir.

Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
cosmoturk önerisi
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU
Anket
Aşk mı, Para mı?
Aşk
Para
>