>

ANNE - ÇOCUK

Gebelikte Yapılması Gereken Kontroller Ve Testler

Hamile kalmadan önce hangi testin ne zaman yapılması gerekiyor? İşte cevapları...
 
   
 
 
     

Elbete her anne-baba sağlıklı bebekler dünyaya getirmek istiyor, ancak doğa bazen buna izin vermiyor. Özellikle de günümüz koşullarında stres, hormonlu ve katkı gıdalı beslenme, sigara gibi kötü alışkanlıklar ile genetik hastalıklar bazı bebeklerin normal doğmalarını engelliyor, bu amaçla kadın sağlığı uzmanları henüz bebek anne rahminde oluşmadan önce bazı önlemler alınmasını sağlıyorlar. Bu önlemler hamilelikte de yapılması gereken testlerle devam ediyor. Hamilelikte yapılan testlerin amacı; genetik hastalıkları ve anomalileri erken dönemde saptamak, durumu anne-babaya bildirmek ve kendilerinin onay vermesi suretiyle hamileliğin sonlandırılmasıdır. Hangi testin ne zaman yapılması gerektiğini kadin sağlığı ve doğum uzmani Dr. Alper Mumcu sizler için anlattı.

AMNİYOSENTEZ

Bebekler hamilelik boyunca amniyon kesesi içindeki amniyon sıvısında gelişimlerini tamamlar. Amniyosentez yöntemi; bebeğinizin içinde gelişimini tamamladığı amniyon sıvısından ince bir iğne yardımıyla örnek alınarak gerçekleşir. Amaç başta Down Sendromu olmak üzere bebekteki anormal durumları ve varsa genetik hastalığını tespit etmektir. Genellikle; ileri yaş hamileliklerde, ultrasonografide anomali saptanması durumunda, akciğer gelişiminin değerlendirilmesinde ve amniyon sıvısının normalden fazla olması gibi durumlarda yapılır. Çoğul hamileliklerde de amniyosentez uygulanabilir. Amniyosentez, tamamen çiftin kararıyla yaptırılır. Hamileliğin ikinci 3 ayında uygulanan bu test, genellikle 16-18. haftalar arasında yapılır. Amamniyosentez işlemi genellikle başarılı uygulanmakla beraber, nadir olarak bazı riskleri de vardır. Bu riskler; erken doğum, düşük, plasenta veya kordonun zedelenmesi ve bebeğin zarar görmesidir. Amniyosentez sonrası karşılaşılacak herhangi bir olumsuzluk mutlaka doktora haber verilmelidir.

İKİLİ TEST (11-U TESTİ) VE FETAL ENSE KALINLIĞI

11-14 testi olarak da bilinen ilk trimester (ilk 3 ay) tarama testi, Down Sendromu ve Trizomi 18 adı verilen kromozomal anomaliye sahip bebekleri hamileliğin çok erken dönemlerinde saptamaya yönelik bir tarama testidir. Tüm tarama testlerinde olduğu gibi bu test de tam koydurmaz. Sadece hastalık

açısından yüksek risk altındaki bebekleri işaret eder ve bu bebeklerde kesin tanıya götüren tanısal testlerin yapılmasını sağlar. Bu test, iki aşamada yapılır. Birincisi bebeğin ensesinin arkasında bulunan sıvı kısmın kalınlığının ultrason ile ölçülmesidir (fetal ense kalınlığı). Bir diğeri de anneden alınan kan örneğinde hamilelik hormonu olan beta-hCG'nin serbest kısmının (free beta-hCG) ve hamileliğe özgü bir proteinin ölçülmesidir.

ÜÇLÜ TEST


Üçlü test; Down Sendromu (trizomi 21), nöral tüp defekti ve Trizomi 18 adı verilen genetik hastalığın bebekte olma olasılığını kanda araştıran bir uygulamadır. Bu test de anneden alman kan örneğinde 3 maddenin incelemesi şeklinde yapılır. Bunlar: beta-Hcg, Alfa-feto protein (AFP), Estriol (E3)'dir. Üçlü test, hamileliğin 15 ile 22. haftaları arasında yapılabilir. Tanı koyduran bir test değildir, sadece bu test de yüksek risk taşıyan ve tanı konmasını sağlayan ileri testlerin yapılmasına gerek olan durumları belirlemeye yarayan bir tarama testidir. Her hamileye mutlaka üçlü test yapılmalıdır.

DÖRTLÜ TEST

Dörtlü test, ikili test ve üçlü testte olduğu gibi Down Sendromu, nöral tüp defekti ve Trizomi 18 adı verilen hastalıkların bebekte olma riskini belirleyen bir tarama testidir. Diğer iki test ve tüm tarama testleri gibi bebekte bir anormallik olup olmadığını değil sadece o hastalıkların o bebekte bulunma riskini belirler. Dörttlü test, anne adayından alınan kan örneğinde dört değişik maddenin düzeylerinin saptanması temeline

dayanır. Bu maddelerin düzeyleri, annenin beklenen doğum tarihindeki yaşı, sigara kullanımı, kilosu ve boyu gibi değişkenler de göz önüne alınarak bilgisayar programları tarafından işlenir ve sonuçta bir risk belirlenir. Dörtlü testte incelenen maddeler şunlardır: beta-hCG, Alfa-feto protein (AFP), Estriol (E3), Dimerik İnhibin-A (DIA). İnhibin kadınlarda överde erkeklerde ise testislerde üretilen bir tür hormondur. Dörtlü test için ideal zaman hamileliğin 16-18. haftalarıdır.

ALFA FETO PROTEİN (AFP)

AFP anne karnındaki bebeğin karaciğerinden salgılanan bir proteindir. Erişkindeki albumin isimli proteinin feral yaşamdaki karşılığıdır. Fetus'ran (anne karnındaki bebek) amniyon sıvısına geçer. Burdan da bir miktar AFP annenin dolaşımına karışır. AFP düzeyleri hamileliğin sonlarına kadar yavaş bir artış gösterir. AFP ölçümleri anne kanında ya da amniyosentez sonrasında ölçülebilir. AFP ölçümü hamileliğin 16-20. haftaları arasında yapılır. Yaşa ve hamilelik sayısına bakılmaksızın bütün hamilelere yapılmalıdır. AFP değerinin yüksek ya da düşük olması, anomali varlığını göstermez. Sadece artmış riski belirler ve ileri bir tetkike ihtiyaç duyulup duyulmadığına işaret eder. AFP düzeyi ile hamilelik haftası ilişkili olduğundan hamilelik yaşının doğru bilinmesi, testin yorumu açısından çok önemlidir. Bu test ile de çeşitli anomaliler, Nöral tüp defekti ve Down Sendromu riski belirlenebilir.

KONTRAKSİYON STRES TEST (CST)

Annenin rahmindeki kasılmalar bebeğin kalp atım hızını azalma yönünde etkiler. CST testi ile kalp atım hızındaki bu azalma tespit edilir. Anne kanında plasenta yetmezliği yapan nedenler arasında; annede astım, kalp hastalıkları, bebekte ya da annede kansızlık ve sigara kullanımı gibi faktörler yer alır. CST şu durumlarda bebeğin normal doğumu tolere edip edemeyeceğini sınamak için kullanılabilir: Preeklempsi, kronik hipertansiyon, diyabet, gün aşımı, gelişme geriliği, bebeğin suyunun azalması, kan uyuşmazlığı, annede kansızlık, daha önceden nedeni bilinmeyen ölü doğum, bebeğin dışkısını yapması, annede tiroid hormon fazlalığı. CST; erken doğum tehlikesi olanlarda, çoğul hamileliklerde ve diğer bazı durumlarda kesinlikle yapılmamalıdır. CST'nin amacı fetal ölümü önlemektir.

NON STRES TEST (NST)

NST'de bebeğin hareketleri ile birlikre kalp atım hızındaki artış saptanır. Bebeğin uykuda olması veya hamileliğin yaşı gibi faktörler bu cevabı erkiler. Bu nedenle 28 haftadan küçük hamilelere NST yapılmaz. NST fetal iyilik halinin değerlendirilmesinde her durumda kullanılan, anne ve bebeğe zarar vermeyen, güvenilir ve ağrısız bir yöntemdir. Diyabeti, erken doğum tehdidi, kalp hastalığı anemi ve hipertansiyonu olan anne adaylarına uygulanmalıdır. 32-34 haftalar arası NST'nin güvenilirliği kanıtlanmıştır.

KORİYON VİLLLUS BİOPSİSİ

Bu testte bebeğin plasentasını oluşturan dokulardan örnek alınır. Uygulandığı durumlar amniyosentez ile aynıdır. Çok yaygın kullanılan bir teknik değildir. 9-12 haftalar arasında yapılabilir. Bu test, rahim ağzından veya karın üzerinden yapılır.

Vajina ve rahim ağzından geçirilen bir katater plasentaya kadar itilir ve buraya ulaşıldığında doku örneği alınır. Karından yapılan çeşidinde ise karnın üzerinden bir iğne ile girilerek doku örneği alınır. En önemli riski, işlem sonrası düşük yapma olasılığıdır. Diğer riskler ise kanama, kramplar ve enfeksiyonlardır.

FETAL İYİLİK HALİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

Fetusun anne karnındayken yaptığı bazı hareketlerin ve değişik uyarılara verdiği cevapların değerlendirilerek ferusun anne karnında güvende olup olmadığını anlamaya yarayan testlerdir. Buna göre bebeğin gövde, kalp, solunum gibi harekeleri takip edilir.

Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
cosmoturk önerisi
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU
Anket
Aşk mı, Para mı?
Aşk
Para
>