>

AŞK - CİNSELLİK

Arada Kalmış İlişkiler

Yıllardır süren hatta nikâh masasına bile oturacağınız ilişkinizi zorlaya zorlaya mı sürdürüyorsunuz?
 
   
 
 
     

Bir türlü kopamıyorsunuz ama yine de doğru insanın o olduğundan emin değil misiniz? Başkalarının yanında çok yakınken, baş başa kaldığınızda aranızda uçurumlar mı oluyor? O halde siz arada kalmış bir ilişki yaşıyor olabilirsiniz.

İŞTE ARADA KALMIŞ İLİŞKİLERİN ÖZELLİKLERİ:

BAŞKASINA YAKIŞTIRMAK

Yanlış bir yap-bozun parçalarını zorla birbirine eklemeye çalışmak gibi, arada kalmış bir ilişkideki kişiler de birbirlerine tam olarak yakışmadıklarını hissederler. Birini kendine yakıştırmak, o kişinin yüz-vücut ifadesinden, değer yargılarından, davranışlarından ve bunlarla oluşan duygulardan etkilenebilir. O kişiyi beğenseniz bile, sanki olması gereken yer, sizin yanınız değildir.

GELECEK HAYALLERİ

O kişinin annelik/babalık için yetersiz olduğunu düşünmeyebilirsiniz de, kendi çocuğunuzun anne/babası olarak içinize sindiremezsiniz. Onu, yaşlılığınızda birlikte yaşayacağınız, birbirinize bakmak zorunda kalabileceğiniz zamanların hayaline bir türlü oturtamazsınız; sabır, emek ve güçlü sevgi gerektiren fedakârlıklara yeterince motive olamayacağını düşünürsünüz.

UYGUNLUK KRİTERİ

‘Birbirimize ailevi-mesleki-eğitim yönlerinden o kadar uyuyorduk ki…’ diye düşünen bir kişi veya çift, ilişkinin ayrıntılarında gizlenen ve ilişkiyi arada bırakan özellikleri azımsayabilir. Karşılıklı uygunluk düzeyinin fazla olmasına rağmen taşlar bir türlü yerine oturmuyorsa, aslında önemli olan ancak önemsizleştirmeye çalışılan ayrıntılar, alttan alta o ilişkinin temellerini çürütebilir. Bu ayrıntılar, çift arasında açıklıkla ele alınmalıdır.

‘BEN BIRAKMAM, O BIRAKSIN’ KODLAMASI

Arada kalmış bir ilişkide, beğeni düzeyi daha az olan kişi, karşı tarafın ilgisine alışıyorsa ve bundan bir tür ego-tatmini yaşıyorsa, ilişkiyi akışına bırakarak ‘ben bırakmam, ne olursa zamanı gelince olur’ diyebilir. Kadınlarda daha sıklıkla gözlenen, ‘kadın erkeği bırakırsa gelecekte yalnız kalır ve bu yalnızlık onun suçu olur’ kültürel kodlamasıdır; bu, arada kaldığı bilinen bir ilişkinin ısrarla sürdürülmesine yol açabilir.

DUYGUSAL OLGUNLAŞMANIN YETERSİZLİĞİ

Duyguların yeterince olgunlaşmadığı durumlarda, karşımızdaki kişinin bize nasıl davrandığı, bizim ona hangi duyguları niye hissettiğimiz gibi konuları derinlemesine irdelemeyiz. Onun görüntüsünü beğenmiş olabiliriniz ve hissettiğiniz tutku duygusunu aşk olarak yorumlayarak, size olan duygu ve davranışlarındaki kopuklukları görmezden gelmeye çalışabilirsiniz. ‘Sevgi/aşk/beğeni/değer yargıları’ konusunda duygusal olgunlaşmamız ilerledikçe ve kişisel senaryolarımızın farkına vardıkça, duygusal ilişkilerde bu tür takılmalar yaşama olasılığımız azalır.

Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
cosmoturk önerisi
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU
Anket
Aşk mı, Para mı?
Aşk
Para
>