>

DİĞER HABERLER

Aşkın ilk günleri

"Her kadın, en çok aşkın ilk günlerini sever. Ama kadınların tersine erkekler acelecidir, hemen yatak odasına geçmek isterler." Almula Merter'İn yeni yazısı...
 
   
 
 
     
AŞKIN İLK GÜNLERİ

Her kadın, en çok aşkın ilk günlerini sever. Ama kadınların tersine erkekler acelecidir, hemen yatak odasına geçmek isterler.

Her erkek, bir ilişkinin başlangıç günlerinde telaşlı ve aceleci olur. Özellikle de cinsel anlamda erkeklerin çoğu son derece aceleci davranırlar. 'Bir an önce tenlerimizi buluşturalım, ruhların buluşması zaten beraberinde olur.' diye düşünürler.
Kadınlar ise bu bakımdan erkeklerden farklıdır. Onlar romantik günlerin uzatılmasını, yaşanan tatlı heyecanları daha çok severler. Ayrıca kadınlar erkeklere oranla seksüel anlamda daha sabırlıdırlar. Hatta bundan büyük keyif alırlar. Evet, bir ilişkinin ilk günleri, her erkek için çok önemlidir. Ama zannettiğiniz gibi o günlerde yaşananlar, iki kişinin birbirini tanıma çabaları, ilk günlerin heyecanları değildir onlar için önemli olan.

Bir kadının isterse yapamayacağı hiçbir şey yoktur. Bir kadın ilişkinin ilk günlerinde kendini olduğu gibi ortaya koymayı başarırsa, yani sıcak, sevimli ve dürüst olursa, ondan etkilenmeyecek hiçbir erkek yoktur. Çünkü erkeklerin en önem verdikleri şey; samimiyet, sıcaklık ve sahiciliktir. Onlar sahtelikten ve yapmacık davranışlardan nefret ederler. İlk günlerde zaten kafası karışık olan, bir an önce yatak odasına geçmeye çalışan erkek, duygusal anlamda kadından uzaklaşır ve tek bir hedefe yönelir. Tek gecelik tensel ilişki... Kadın bu birkaç günü iyi değerlendirirse, sıcaklığı ve samimiyeti ile erkeğin güvenini kazanırsa, onun sevgisini de ele geçirmeye başlamış demektir. Onu istiyorsanız, sizi tanımasına ve böylece sizi sevmesine şans tanıyın. Yani dürüst ve açık olun. Ona yalnızca ne kadar seksi, başarılı bir kadın olduğunuzu değil, ayrıca onun için neşeli bir dost, yürekten bir arkadaş, muzip bir sevgili olabileceğinizi de göstermelisiniz ki, sizi gerçekte sevmeye başlasın. Böylece karşınızdaki o eski aceleci erkeğin, nasıl romantikleştiğini ve yatak odasına gitmeden önce sizin gönlünüzü kazanmaya çalıştığını göreceksiniz.

Erkeklerin üzerinde çocukluktan beri yüklenen bir cinsel baskı vardır. Onlar "başarılı" olmak, her an "erkekliğini" ispatlamak duygularıyla büyütülmüşlerdir. Bu yüzden de kendilerini bu anlamda ispatlama dürtüsüyle hareket ederler ve bir an önce birlikte olmak isterler... Eğer onların bu duygusunu, kişiliğiniz, sevecenliğiniz ve samimiyetinizle ikinci plana atmayı başarırsanız, onların üstünden bir yükü alır ve size güven duyarak rahatlamalarını sağlarsınız. O zaman da o aceleci erkek gider, yerine sevgi dolu bir aşık gelir. Yani hedeflerinize daha kolay ulaşırsınız…

İSTEKLERİMİZİ SÖYLEYEBİLMEK

İsteklerimizi söylemekten kaçmamalıyız… Oysa biz kadınlar hep gizliliği seçeriz... Erkek kendi canı istediği zaman yakınlaşarak sevişmek isteyebilir. Biz buna itiraz ediyorsak, etmeliyiz… İstekler açıkça ifade edildiği zaman, çatışmaların çözümü kolaylaşır. Ama ne istediğimizi açıkça ifade edemiyorsak, o zaman çatışmaların çözümü güçleşir. Örneğin; bir kadın sevişmek ister ama bunu söylemek yerine, kocasının anlamasını ve teklifin ondan gelmesini bekleyerek, kocasına arkasını dönüp yatar. Erkek ise tam tersi; eşi kendiyle sevişmek istemiyor sanıp, o da sırtını dönüp yatar. Bu tür bir iletişim bir iletişim kopukluğu içinde, zamanla ikisi de sevilmediklerini düşünmeye başlarlar. Oysa ilişkilerinin tanımlanması sorununu çözüp, istekleri birbirimize açıkça söyleyebilsek, üzülmek yerine sevişmenin tadını çıkarabiliriz. İlişkide gücün kimde olacağı ve ilişkiyi kimin kontrol edeceği aslında hiç önemli değildir…

Erkek birkaç kez deneyip sonuç alamazsa, o da kendi kabuğuna çekilebilir. Yan etkileri düşünmez… Bu konuda kadının davranışı çok önemlidir. Bir süre sonra kadın geri döner ve sevişir. Seksüel anlaşmazlıklar ilişkinin tanımlanması sorunlarından bağımsız değildir. Eşlerin birbirlerine davranışları, yaşamlarındaki diğer kişilere davranışları ve seks yaparken ki davranışlarında da gözlenir. İlişkinin diğer alanlarında eşine 'hayır' diyemeyen, her istediğine boyun eğen bir kadın, sevişirken de kocasına 'hayır' diyemez. Yani, eşlerin normal yaşamdaki ilişkileri nasılsa, seks hayatları da öyledir… Yani bir dolu yanlışlar başka yanlışları ve sorunları getirir…
Sevgiyle ve aşkla kalın…

www.kravatlikadinlar.com
www.almulamerter.com
almula@almulamerter.com

Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
cosmoturk önerisi
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU
Anket
Aşk mı, Para mı?
Aşk
Para
>