>

DİĞER HABERLER

Haftanın Filmleri

"Michael Mann’in kendi imzasını taşıyan aynı adlı ünlü diziden uyarladığı Miami Vice..." Talip Ertürk haftanın filmlerini yorumladı.
 
   
 
 
     
MIAMI VICE
MACERA Y: Michael Mann O: Colin Farrell, Jamie Foxx, Gong Li, Naomie Harris, Ciaran Hinds Yapım: 2006 ABD, 135 dk.

Miami Miami olalı hiç
görmedi böyle macera

Michael Mann’in kendi imzasını taşıyan aynı adlı ünlü diziden uyarladığı Miami Vice, sezonun, hatta tüm zamanların en çok ‘beklenen’ filmlerinden biri

Michael Mann’in iki elin parmaklarını geçmeyecek filmiyle Hollywood’un en büyük yönetmenleri arasında yer alması boşuna değil. Yönetmen 35 yılı devirdiği kariyerinde, Miami Vice’la yalnızca onuncu filmini karşımıza getiriyor. Bu kadar az film yapmasının nedenleri çeşitli. Büyük bütçeleri seviyor ama hemen hiçbir filminin görkemli bir gişe başarısı yok. Her şeyin ötesinde katlanılmaz derecede mükemmeliyetçi. Mann’le çalışan hemen herkes ondan saygıyla ve biraz korkuyla bahsediyor...

Yönetmenin 10 filmini de hatmetmiş bir hayranı olarak söyleyebilirim ki, bir sinefil için Michael Mann filmi izlemenin keyfi pek az şeyde vardır. Bir Mann filmi, hiçbir şey olamazsa bile, kusursuz çekilmiş ‘taş gibi’ bir işçilik barındırır en azından ve sinemayı gerçekten seven kimsenin reddedemeyeceği güzellikler barındırır... Yönetmenin hayranlarının uzun yıllardır beklediği Miami Vice, nihayetinde bu hafta ülkemizde de gösterime giriyor. Neden yıllardır bekleniyor? Çünkü 80’lerde Michael Mann’in yapımcılığında çekilen ve büyük ilgi gören dizinin, sonradan yönetmen olarak yeteneklerini kanıtlayan Mann tarafından sinemaya uyarlanması sinemaseverlerin ıslak rüyasıydı adeta.



GONG LI’Yİ İZLEMEK KEYİF VERİYOR

Peki beklediğimize değdi mi? Bu soruya kesin bir yanıt vermek zor. Ama ilk elden Miami Vice’ın beklediğimiz film olmadığını söylemek de mümkün. Yönetmen Mann, diziyle filmin karşılaştırılmasının önüne geçmek için, güzel hatırladığımız hemen her şeyin altını oymaktan çekinmemiş açıkçası. En başta başrolü Colin Farrell’e başlıyor mesela. Yeni nesil yıldızların, yetenek ve karizmadan nasibini en az almış olanı Farrell, Don Johnson’ın 20 yıllık hatırası altında eziliyor. Jamie Foxx, kendisine nispeten daha az rol biçilmiş olmasına rağmen daha akılda kalan bir performans veriyor...

Miami Vice’ın hikayesi, dizinin temalarının etrafında yüzüyor; kahramanlarımız yine bir uyuşturucu kartelinin peşinde, güzel kızlar, arabalar, acımasız sorgu yöntemleri baki. Ancak ismini hikayesinin geçtiği şehirden alan bir film olan Miami Vice biraz fazla ‘gezenti’ sanki. Güney Amerika’nın bilimum ülkelerini geçtim, hız motoruyla ‘günübirlik’ Küba gezisine bile çıkılıyor. Hal böyle olunca, nerede benim bikinili kızlarım, palmiyelerim, kolları kıvrılmış ceketlerim diyesi geliyor insanın...

Sonny’nin ‘mafyadan kız çıkarma’ çabasını takdirle karşılıyorum ve Gong Li’yi izlemeye de hiçbir zaman itirazım olmaz ama ikilinin yakınlaştığı bölümler, Miami Vice’ın yerlerde süründüğü anlara karşılık geliyor. Ama sonrası ferahlık. Filmin temposunun yükselmesi ile birlikte Michael Mann güzellikleri bir bir ortaya çıkıyor ve özellikle final bölümündeki uzun çatışma sahnesiyle keyif katsayısı yükseliyor.

Lakin finalde ağzımıza çalınan bir parmak bala karnımız tok. Önümüzdeki film, ne adı Miami Vice olan bir filmden, ne de Michael Mann imzalı bir filmden beklediklerimizi verebiliyor. Filmin şahane görsel estetiği ya da kusursuz tekniği, güzel bir cila olmaktan öteye gidememiş. Cilayı kazıyınca, altından ‘sıradanlık’ çıkıyor ne yazık ki. 10 üzerinden 6


BİTİRİM KARINCA
(The Ant Bully) ANİMASYON Y: John A. Davis O: Zach Tyler, Julia Roberts, Nicolas Cage, Meryl Streep, Paul Giamatti Yapım: 2006 ABD, 88 dk.

Hanım koş oğlan
börtü böceğe karıştı

Okullar açılmadan minikleri salonlara göndermeye niyetli dağıtımcılarımız, ellerindeki animasyonları bir bir gösterime sokuyor; bu haftanın talihlisi Bitirim Karınca. Orijinal seslendirme kadrosunda mühim yıldızlar barındıran film, “Eyvah Çocuklar Küçüldü” ve “Karınca Z”nin bir karışımı olarak değerlendirilebilir... Kahramanımız Lucas, onun yaşındaki her çocuk gibi, yakıp yıkmaya meyilli, en büyük hobisi bahçesindeki karınca yuvasına ufak çaplı saldırılar düzenlemek. Tabii karınca kolonisi bu durumdan hiç hoşnut değil. Koloninin büyücüsü Zoc, geliştirdiği büyülü bir iksir sayesinde Lucas’ın bir karınca boyutuna küçülmesine neden oluyor... Lucas evlerinin önündeki küçücük bahçede, karınca kolonisinin bir üyesi olarak hiç tanımadığı bir dünyaya adım atıyor. Bu sırada koloninin başında başka bir bela var. Lucas’ın babası bir böcek ilaçlayıcısıyla anlaşmış, bahçedeki haşerattan kurtulmak için. Hal böyle olunca Lucas, kısa sürede gönülden bağlandığı koloniyi kurtarmak için bir operasyon düzenlemeye koyuluyor... Bitirim Karınca, 88 dakikalık, küçük ve eğlenceli bir film. Bir de mesaj vermek için yorulup, kendini de bizi de üzmese... 10 üzerinden 5


ESKİ SÜPER SEVGİLİM
(My Super Ex-Girlfriend) KOMEDİ Y: Ivan Reitman O: Uma Thurman, Luke Wilson, Anna Faris, Rainn Wilson Yapım: 2006 ABD, 95 dk.

Kalbimi kıranın
kafasını kırarım

Uma Thurman, adam dövmeye, kafa kırmaya iyi alıştı. Kill Bill’de kesilmedik kol bacak bırakmayan güzel yıldız, bu kez kendisiden ayrılmaya kalkan sevgilisine dünyayı dar eden, süper güçlere sahip Jenny Johnson’a hayat veriyor. G-Girl adıyla da bilinen bu güzeller güzeli hatun, Superman benzeri güçlere sahip ve Matt Saunders’la olan ilişkisi finale geldiğinde işler kontrolden çıkıyor. Ayrılığın ardından reddedilen kadın durumuna düşen Jenny super güçlerinin tamamını Matt’in iş arkadaşlarından biri olan Hannah ile yaşadığı romantizmi yok etmeye adıyor. Eski Süper Sevgilim, ucuz ve kaba bir komedi ama yine de eğlenceli olduğunu kabul etmek gerek. Üstelik içinde bol bol Uma Thurman var, daha ne olsun?


NABIZ
(Pulse) GERİLİM Y: Jim Sonzero O: Kristen Bell, Ian Somerhalder, Christina Milian, Rick Gonzalez Yapım: 2006 ABD, 90 dk.

Laneti ‘download’ edenler

Nabız, Dabbe’ye ilham veren orijinal filmin Hollywood versiyonu. Kafanız mı karıştı? Açalım: Geçen sezonun ilgi gören yerli gerilimi Dabbe, yönetmeni Hasan Karacadağ inkar etse de 2001 Japonya yapımı Kairo’dan hayli etkilenmişti. Elbette Kairo’nun başarısından sebeplenmek isteyen sadece Karacadağ değil, Hollywood da bu öyküye el atmaktan geri kalmıyor. Orijinal filmden beş yıl sonra gelen Nabız, kadrosunda yıldız barındırmayan mütevazı bir gerilim hüviyetinde. Başka dünyalardan lanetli ruhların interneti kullanarak dünyamıza gelmesi fikri üzerine kurulu film, hayli karanlık bir atmosfere sahip.


KUZEY FARESİ
(Lemming) GERİLİM Y: Dominik Moll O: Laurent Lucas, Charlotte Gainsbourg, Charlotte Rampling, Andre Dussollier Yapım: 2005 Fransa, 129 dk.

Fransa’dan Hitchcock esintisi

Son Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye için yarışan ve Cesar ödüllerinde Charlotte Rampling’e adaylık getiren Kuzey Faresi, Hitchcock tarzı bir Fransız gerilimi. Benedicte ve Alain Getty, Fransa’nın güneyinde yaşayan bir çift. Daha yeni taşınmışlardır ve Alain, büyük bir bilgisayar firmasında mühendis olarak çalışırken, Benedicte henüz iş bulamamıştır. Bir gece Alain’in zengin patronu Richard Pollock ve karısı Alice’i yemeğe davet ederler. Fakat Alice gecenin başlangıcından itibaren tuhaf davranmaya başlar, akşam yemeğinin tadını kaçırır ve kocasını yemeği erken terk etmeye zorlar. Ertesi gün Alice, sözde kocasını ziyaret etme bahanesiyle, şirkete Alain’in odasına gelir. Kocasının daha önce onu öldürmeye çalıştığını ve şimdi onun kocasını öldürmek istediğini anlatır ve Alain’i açıkça baştan çıkarır.

Talip Ertürk
terturk@gazetevatan.com




Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
cosmoturk önerisi
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU
Anket
Aşk mı, Para mı?
Aşk
Para
>