>

KÖŞE YAZILARI | SERPİL ŞAHİN

Yosma Ruhlu Bakire

"Yıllar oldu semtine uğramadığım. Acaba yine aynı güzellik, yine aynı zerafet, yine aynı kadın mıydı Destina?" Serpil Şahin`in yeni yazısı...
 
   
 
 
     

YOSMA RUHLU BAKİRE

Yıllar oldu semtine uğramadığım. Acaba yine aynı güzellik, yine aynı zerafet, yine aynı kadın mıydı Destina?

Çok olmuştu, büyüyünce ben de onun gibi olacağım dediğim kadın Destina ile tanışalı. Henüz 5 yaşındaydım. Sarı ve bakımlı saçları, uzun ve biblo gibi bedeni onu ilk gördüğümde hayran bırakmıştı kendine. Hani o zamanlar birileri bana melek gibisin dese bunu inkar eder, meleğin karşı binada yaşadığını söylerdim. Annem gibi değildi Destina ya da teyzemlerden hiç birine benzemiyordu...

Sevdalısı vardı Destina’nın. Küçük yaşıma rağmen anlamıştım geceleri eve girip, sabahları kapıdan sessizce çıkan adamın sevdalısı olduğunu. Ben anlamıştım anlamasına ama annem dahil mahallemizde yaşayan kimse anlamak istememiş, kadına şimdiki yaşlarda sıkça duyduğum kötü adlar takmışlardı.

Bir akşam Destina’ nın kapısı çalmaz oldu, gelmiyordu sevdiği. Penceredeki o uzun bekleyişlerden onun da habersiz bir yalnızlığın içinde olduğu çok belliydi. Bekledi, bekledi, bekledi... Ve nerdeyse her sabah her gece. Ama ne gelen oldu ne de giden.

Destina artık sokağa çıkmıyor, babamın erkek gibi kestirdiği saçlarımı sevmiyordu. Dakikalarca sokak kapısında ha çıktı ha çıkacak modunda onu bekledim durdum. Ama Destina bir daha hiç çıkmadı o kapıdan.

Aylar oldu. Ve biz bambaşka bir semte taşındık. Burada Destinalar yoktu. Fakat ben her sabah uyandığımda onun hayalini görür oldum odamın her yerinde. Destinalı tam tamına 19 yılımı geride bıraktım derken bir sabah onu aynada gördüm. Burun buruna geldim onunla. Dokundum, kaçmak istedi. Ama kaçamadı. Sıkışmıştı oraya. Bana bakıyordu ne olduğunu anlamak isteyen gözlerle. Sorguluyor lakin cevaplar alamıyordu bakışlarımdan.

Bunca zaman bu kadın içimde miydi? Bunca zaman aldığım her nefesi benden ödünç mü alıyordu? Oydu işte, tam da karşımda hayret dolu bakışlarıyla benimleydi.

Annemin ayıpladığı, teyzemlerin eshefle “Uzak dur bakayım” dedikleri kadın meğerse benmişim.

Ne zamandan beri ordaydı, ilk belirtisi ne olmuştu bu içimdeki varlığın? Düşündüm ve yine düşündüm. Derken… Hatırladım birden. İkiyüzlü olur kadınlar, hatta öyle anlar olur ki kaç kişi birden yaşar içlerinde sayamaz erkekler. Bir anda her şeye kul köle olan bir Havva, bir anda isteklerinin esiri olan bir Kleopatra, bir anda şeytanın ta kendisi.

Evet, tanışma anımız şimdi mıh gibi aklımda. İlk sevgilim. İlk erkeğim. İlk aşkım. Kadın bedenimin içinde başka kadıncık ruhlar yaratan erkeğim.

Demek ben de artık tamamen bir kadın olmuştum. Dış görünümüme bakanlar içimde bir saray soylusu yatar sanırlar ama içimde sarayların haremine yaraşır bir kadın daha varmış ki ben de bu sabah anladım.

Erkekler kadınları sevdiği sürece, kadınlar da kendi oyunlarını sevdiği sürece daha çok kadın, içinde Destinacıklar yaşatacak. Daha çok kadıncıklar olacak, annelerin de içlerinde barındırdıkları için sevmedikleri…

Serpil Şahin
serpil5sahin@gmail.com
www.serpilsahin.net


 


SERPİL ŞAHİN
YAZARA E-POSTA GÖNDER

 

Diğer yazıları liste halinde görmek için tıklayın >

Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
cosmoturk önerisi
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU
Anket
Aşk mı, Para mı?
Aşk
Para
>