>

KÜLTÜR-SANAT

Ali Özgentürk’ten bir "Romantik Polisiye"...

Üç adam bir kadını sevdi... Kadın da onları... Aşk 50 yıl sürdü... İçlerinden biri öldürüldü...
 
   
 
 
     
KALBİN ZAMANI:
Ali Özgentürk’ten bir “Romantik Polisiye”!

Ali Özgentürk KALBİN ZAMANI’nı işte bu cümlelerle özetliyor...
Yönetmenin bu basit cümlelerinin beyaz perdeye tercümesi ise sinema, tiyatro ve televizyon dünyasının dev isimlerini ve genç yeteneklerini bir araya getiren, gençlik, aşk, dostluk ve mizahla harmanlanmış, bir “Romantik Polisiye„. Bu sinemada ilk kez kullanılan bir deyim!

Yani özgün; tıpkı senaryosu ve dokusu gibi!
Başrollerini Hülya Avşar, Halil Ergün, Oktay Kaynarca ve Birol Ünel’in paylaştığı filmde Zeki Alasya da önemli rollerden birini üstleniyor.

Neden „Romantik Polisiye“?

Bütün hikayeyi, yani filmi bir emekli dedektif anlatmaktadır(Zeki Alasya). Zira dört ana kahramanımızdan (Hülya Avşar, Halil Ergün, Oktay Kaynarca, Birol Ünel) birinin ölümü ile sonuçlanan bir olay üzerinde 20 yıl önce çalışmış ama bu olayın „intihar“ diye kapanmış olmasını hiç mi hiç içine sindirememiştir.
O, olayın bir cinayet olduğuna inanmaktadır ve 20 yıl sonra bile katilin peşindedir! İşte bu nedenle hikayemiz “Polisiye“.
Ama gel gelelim emekli dedektifimiz (yani filmimiz) bize deliller, ip uçları vs. gibi klişe polisiye iskeletini değil insan hikayelerini, hayatın ta kendisini anlatmakta.
Yani seyirci; duygular, heyecanlar ve hayatın muhasebesi ile başbaşa kalmakta; hem de 4 kişilik ve 50 yıl süren bir aşk hikayesinde!

İşte bu nedenle de « Kalbin Zamanı » bir “Romantik Polisiye”!

Başarılı filmlere imza atmış deneyimli ve ödüllü yönetmen Ali Özgentürk’ten yepyeni bir deneyim

Ali Özgentürk, yönetmenliğe başlamadan önceki son filmi, senaristliğini yapmış olduğu unutulmaz aşk filmi „Selvi boylum al yazmalım“da iki erkeğin arasında çok zor bir tercihe sıkışıp kalan bir kadını işlemiş, „sevgi emektir“ sözünü hafızalara kazımıştı.

Özgentürk’ün özgün hikayesinden senaryolaştırdığı son filmi “Kalbin Zamanı”ndaki baş kadın karakter Belkıs (Hülya Avşar) bu kez hayatından gelmiş geçmiş 3 erkek ile
48 saatlik bir yüzleşme ve muhasebe içinde büyük bir fırtına yaşıyor. Tabi onunla birlikte hayatına giren 3 erkek- Cemil(Halil Ergün), Akfar(Oktay Kaynarca) ve Demir (Birol Ünel) de! Sonuçta ise içlerinden biri öldürülüyor!

Üç adam bir kadını sevdi, kadın da onları. Aşk elli yıl sürdü. İçlerinden biri öldürüldü!

Ali Özgentürk bu kez, seçimlerden ziyade hayatın ta kendisi ile bir yolculuğa çıkıyor. Kim, kimi, neden, suçlu, masum vs. değil „zaman“, „hayat“ var aklında. Zira ilk filminden bu yana kat ettiği yaşamında, olayları yalnızca insanların seçimlerinin değil, „zaman“ ve „hayat“ın da belirlediği noktasına ulaşmış.

Türk Sinemasında bir ilk: ANİMASYON

Türkiye’de bir film içinde ilk defa animasyon kullanılıyor.
Ali Özgentürk,“Kalbin Zamanı” ile Türk sinema tarihinde bir ilke de imza atmaya hazırlanıyor. Bu; ilk bölümü filmin başında, finali ise filmin sonunda yer alacak 4 dakikalık bir animasyon.
Özgün hikayesi ve senaryosu tıpkı „Kalbin Zamanı“ gibi yine Ali Özgentürk’e ait olan; ALFRED & AGATHA adlı bu animasyon hikayede, Agatha Christie ve Alfred Hitchcock’un Pera Palas’ta yaşadıkları kurgusal aşk anlatılıyor.

Kalbin Zamanı’nın başında iki dakikalık ilk bölümünü izleyeceğiz animasyonda, İstanbul’da Pera Palas’ta kaldığı dönemde Agatha Christie’ye aşık olan Hitchcock’un, Agatha Christie’nin birden ortadan kaybolması ve tam da o sırada otelde bir cinayet işlenmesi ile yaşadığı sıkıntı ve katilin peşine düşmesi yer alıyor. Ama biz Alfred Hitchcock’u „katil kim“ sorusu ile başbaşa bırakıp „Kalbin Zamanı“nı izlemeye başlıyoruz.
Animasyonun „Kalbin Zamanı“ bittikten sonra izleyeceğimiz iki dakikalık ikinci ve final bölümündeyse, Hitchcock süpriz bir şekilde olayı çözüyor!

Animasyonda Agatha Christie ve Alfred Hitchcock’un yanısıra , Kalbin Zamanı’nın dört ana karakteri Belkıs(Hülya Avşar), Cemil(Halil Ergün), Akfar(Oktay Kaynarca) ve Demir(Birol Ünel) de rol alıyor!

Ali Özgentürk’ün „Kalbin Zamanı’nın altını ironik mizahla çiziyor“ diye tanımladığı bu özgün animasyon hikaye deyim yerinde ise “film içinde film”...

Yönetmenin, METEKSAN BİLİŞİM GRUBU - MOBİLSOFT ile gerçekleştirdiği animasyonun çizimleri ile teknik çalışmasının tamamı, hatta özgün müziği bile MOBILSOFT’un genç yaratıcı ekibi tarafından yapıldı.

Filmin esin kaynağı gerçek bir hikaye.

„Kalbin Zamanı“ndaki „Demir“ karakteri (Birol Ünel) aslında gerçekten yaşamış bir kişi. 20 yıl boyunca Avustralya’dan İstanbul’a Pera Palas’a bir akşamlığına gelip, tek başına iki kişilik bir masada yemek yiyen ve aşık olduğu Türk kızını bekleyen ve adı da gerçekten „Demir“ olan bu sıradışı insan Ali Özgentürk’e „Kalbin Zamanı“ filmini yazıp gerçekleştirmekte esin kaynağı olmuş.

Ayrıca filmdeki pek çok küçük motif de Pera Palas ve gerçek hikayelerden iz düşümler. Ancak aralarında kurulan ilişkiler ve hikaye tamamen hayal ürünü. Tıpkı amimasyon filmde yer alan Alfred Hitchcock, Agatha Christie, Mata Hari, Pierre Loti vs. gibi tarihi kişiliklerin aslında Pera Palas’ta ayrı ayrı dönemlerde kalmıoş olmaları ama Ali Özgentürk’ün kalemi ile bir fantastik bir hikayede buluşmaları gibi.

Ali Özgentürk bu sayısız motifden esinlenerek kendi duygu dünyasında özgün bir hikaye yaratmıştır.

Üç farklı döneme (1950’ler, 80’ler ve 2000’ler)
tanıklık eden tarihi örgü

„Kalbin Zamanı“nda mekan olarak, Türkiye tarihinin önemli bir parçası olan Pera Palas’ın kullanılmıştır. Senaryonun gerektirdiği üç dönemlik tarihi örgüsünün hakkını verebilmek için çok ciddi bir kostüm-dekor çalışması yapılmıştır.
400’e yakın figüranın rol aldığı „KALBİN ZAMANI“ için 500 civarında kostüm hazırlanmıştır. Filmde kullanılan bir çok dekor ve aksesuar da (örneğin 1958’in İstanbul sokağındaki afişler, Pera Palas’ın 1950’li yıllardaki Resepsiyon bölümünün tamamı, kahramanların evi içindeki tüm dönemsel dekor ve aksesuarlar vs.) yeniden üretilmiştir.

„KALBİN ZAMANI“ 1.5 milyon doların üzerine çıkan bir yapım olmuştur.

Birol Ünel ilk defa bir Türk yapımında rol alıyor

Berlin Film Festivali’nin „Altı Ayı“ Ödüllü filmi „Duvara Karşı“ filminin başrol oyuncusu ve Alman Oskarları „LOLA“larda „2004 En İyi Erkek Oyuncu“ ödülü sahibi Birol Ünel, „KALBİN ZAMANI“nda, hikayenin esin kaynağı olan sıradışı karakter „Demir“i canlandırmaktadır.

„KALBİN ZAMANI“ Birol Ünel’in rol aldığı ilk Türk yapımı olmuştur.

Başarılı aktör şu anda da dünya çapında çok önemli bir ödüle
„AVRUPA FİLM FESTİVALİ, En İyi Erkek Oyuncu“ ödülüne aday gösterilmiştir.

Birol Ünel , „KALBİN ZAMANI“ filminin galasının hemen ardından, bu ödül törenine katılmak üzere, Türkiye’den Barselona’ya gidecektir.

Filmin müzikleri

„KALBİN ZAMANI“nın özgün müziklerini Atilla Özdemiroğlu çok titiz ve renkli bir çalışma ile hazırladı. Üç dönemi anlatan filmde, hem dönemsel etkileri, hem de senaryonun mizah, macera, aşk gibi birbirinden farklı ama içiçe örgü halinde izlenen kurgusunu takip eden ünlü besteci „KALBİN ZAMANI“ için çalışmanın „keyifli ve renkli“ olduğunu söylüyor.

Filmin özgün müzikleri dışında 1950’li ve 1980’li yılların Domenico Moudgno, Dean Martin, Şecaattin Tanyerli ve diğer efsane seslerinden en unutulmaz parçaları da „KALBİN ZAMANI“nın en özel anlarına eşlik edecek, seyircilere keyifli anlar yaşatacak.

Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
cosmoturk önerisi
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU
Anket
Aşk mı, Para mı?
Aşk
Para
>