Gösterim sonrası Yeşil Sinemaları’nda filmin yönetmeni Kazım Öz, yapımcısı Turan Toker ve başrol oyuncularından Levent Özdilek, Gizem Ertürk’ün moderasyonunda seyirciyle buluştu.

“Fotoğraf”, “Uzak”, “Son Mevsim: Şavaklar”, “Fırtına” ve “Bir Varmış Bir Yokmuş” filmlerine imza atan yönetmen ve senarist Kazım Öz'ün altıncı uzun metrajlı filmi olan “Zer”, hem “Köprüde Buluşmalar” da hem de Kültür Bakanlığı tarafından yapım desteği alan bir proje. Senaryosunu da Kazım Öz'ün kaleme aldığı filmin başrolünde Nik Xhelilaj, Güler Ökten, Levent Özdilek, Füsun Demirel, Tomris İncer, Haleigh Ciel, Teresa Anne Volgenau, Ahmet Aslan gibi isimler yer alıyor.

Film, 1938 yılında Dersim’de sır gibi sakladığı acılar yaşamış babaannesi Zarife’nin kendisine söylediği şarkının peşinden giden Jan’ın hikâyesini konu alıyor.

Gösterimin ardından gerçekleşen söyleşide ilk sözü alan yönetmen Kazım Öz, “Zer, 2005 yılında çektiğim bir belgeselin içindeki bir şarkıydı.” diye sözlerine başladı. Uzun zamandır benim de farklı hikayelerini duyduğum bir şarkıydı, diyen Öz, filmin Selanik ve Fransa’da gösterildiğini ve filmin oldukça iyi tepkiler aldığını dile getirdi. Öz sözlerine şöyle devam etti; “Türkiye’ de bu konuyla ilgili ilk defa kurmaca bir film yapılıyor. “Dersim” ülkemizde çok önemli bir konu. “Dersim” ile yüzleşilmesi ile belki de birçok sorunun çözülmesini sağlayacak bir olay.”

Bir filmin dünyadaki yolculuğu ülkesinden aldığı desteklerle çok ilgili olduğunu dile getiren yönetmen Öz; “Sanatın amacı bireye, topluma, tarihe ayna tutmaktır.”dedi.

Filmin başrol oyuncularından Levent Özdilek ise filmle ilgili duygularını şöyle ifade etti; “Söyleyecek çok önemli sözü olan bir film. Kazım, hikayesini anlattı, birbirimize inandık. İçinde olmaktan mutlu olduğum gurur duyduğum bir proje. Yaptığı işe bu kadar önem verip sırtlayıp Kazım bütün Dünya’yı dolaşıyor. Zer’in yolculuğu Kazım’la devam ediyor..”

Filmin çekimlerinin kolay olmadığını da dile getiren Özdilek, “Hem bu zorlu coğrafyada hem de dünyanın en büyük metropollerinden biri olan New York’ta çekildi. Bu kadar keskin bıçak bir konuyu bu kadar şiirsel bir dille çektiği için Kazım’a teşekkür ederim.” dedi.