>

SAĞLIKLI YAŞAM

Türkiye’nin Bahar Alerjisi: Çim Poleni

Bahar mevsimiyle birlikte hava ısınmaya, doğa canlanmaya başlıyor.
 
   
 
 
     

Ağaçlar çiçekleniyor, çimenler yemyeşil oluyor, çiçekler açıyor. Bazı insanlar mevsim değişikliğinin farkına varmazken, bazılarında baharla birlikte hapşırık, burun – göz akıntıları gibi bahar alerjisi şikâyetleri oluyor. Mevsimsel alerjik rinit diğer adıyla bahar nezlesi en sık görülen alerjik hastalıklardan biri. Son 10 yılda bahar nezlesinde ciddi bir atış söz konusu. Anadolu Sağlık Merkezi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Kazkayası “Her yıl aynı zamanlarda kendinizi iyi hissetmiyorsanız, siz de bahar alerjisi olan kişilerden biri olabilirsiniz” dedi.

Alerji, vücudun bağışıklık sisteminin yabancı bir maddeye (antijen) yanıt vermesiyle başlıyor. Bunu da alerjenin giriş yerine antikor göndererek yapıyor. Alerjen ve antikor arasındaki savaş kana çeşitli kimyasal maddelerin salınımına neden oluyor. Kimyasal maddeler de alerjik hastalıklara neden oluyor.

İstanbul’da alerji yakınmaları daha fazla


Bahar alerjilerinin en sık görülen belirtileri; hapşırma, gözlerde, burunda kaşıntı, burun tıkanıklığı, burun akıntısı ve bazen de baş ağrısı. Bazı hastalarda işitme problemleri, boğaz ağrısı, ses kısıklığı ve öksürüğün de görülebildiğini belirten Anadolu Sağlık Merkezi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Kazkayası “Alerji yakınmaları bazı kişilerde bütün bir yıl boyunca sürerken, bazılarında belli mevsimlerde artış gösteriyor. Bahar nezlesi olan kişilerin yakınmaları ilkbahar ve sonbahar aylarında ortaya çıkıyor. En sık neden olan alerjenler; çim, ağaç ve yabani ot polenleri. Yıl boyu alerjik rinit yakınması olanlarda ev tozu akarı, küf mantarları ve hayvan tüyleri en sık rastlanılan alerjenler. Diğer taraftan hava kirliliğinin alerji yakınmalarını arttırdığını gösteren çalışmalar da bulunuyor. Bu konuda İstanbul’da yapılan bir araştırmada, hava kirliliği olan bölgelerde alerji yakınmalarının daha fazla olduğu tespit ediliyor” dedi.

Türkiye’nin alerjeni: Çim poleni

Polenler, gıdalar, mantar, toz, hayvan tüyleri, kimyasal maddeler, bazı ilaçlar ve çevresel nedenler alerjik reaksiyonlara neden olabiliyor. Türkiye’de en sık rastlanılan alerjen ise çim poleni. Bazı alerjenlerin her zaman olduğunu belirten Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Kazkayası “Ev tozu akarı, evcil hayvanlar, gıdalar, bazı kimyasal madde alerjileri dört mevsim görülüyor. Bu alerjenlerin yol açtığı belirtiler, sıklıkla kış aylarında evler kapalıyken artıyor. Küf mantarları da polenler gibi alerjik reaksiyonlara neden oluyor ve hem evde hem dışarda bulunuyor. Ev içi bitkileri, nemli bölümler, banyo mantarlarının ekseriyetle bulunduğu yerler. Renkli veya kokulu çiçekler sanılanın aksine nadiren alerjiye neden oluyor” açıklamasında bulundu.

Alerjilerin önemli oranda sosyal ve ekonomik zararları var

Bahar alerjileri nadiren ciddi bir problem olarak değerlendirilse de, alerjilerin önemli oranda sosyal, klinik ve ekonomik zararları söz konusu. Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Kazkayası hastaların yarısında yılda 4 aydan fazla alerjik rinit belirtilerinin görüldüğünü söyleyerek “Bahar alerjileri aynı zamanda erişkinlerde iş günü kaybı, çocuklarda okul günü kaybı gibi etkilerinin yanı sıra, tanı ve tedavi masrafları nedeniyle de ekonomik problem yaratıyor. Bahar alerjileri aynı zamanda başka hastalıklarla beraber de görülebiliyor. Astım, sinüzit, çocuklarda burun tıkanıklığı nedeniyle diş ve ağız yapısında gelişme bozuklukları, orta kulak hastalıkları, konjuktivit, besin alerjileri, alerjik rinitle birlikte görülebilen hastalıklar olarak sıralanıyor” dedi.

Alerji belirtisi sinüzitle karıştırılabiliyor

Alerjinin genetik bir hastalık olduğunu belirten Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Kazkayası alerjinin teşhis ve tedavisine dair şu açıklamalarda bulundu: “Alerji genetik bir hastalık olduğundan, ailede başka bireylerde alerji olması tanıda çok yardımcı oluyor. Ayrıca alerjik rinit sıklıkla çocuk ve genç erişkinlerin hastalığı olarak görülüyor. Daha sonra ayrıntılı bir kulak burun boğaz muayenesi yapılması gerekiyor. Hastanın sorgulaması ve muayene bulguları alerjiyi düşündürüyorsa, alerji testleri uygulanıyor. Alerjik rinit belirtileri sıklıkla sinüzit ile karışabiliyor. Bazı alerjik rinitli hastalara yıllarca sinüzit teşhisi nedeniyle antibiyotik tedavisi uygulanabiliyor. Dolayısıyla tekrarlayan sinüzit yakınması olan kişilerde alerjik rinit olup olmadığının araştırılmasında yarar görülüyor. Alerjik belirtilerin kontrolü, birden fazla tedavi yönteminin birlikte uygulanmasıyla sağlanıyor. Alerjenle karşılaşmanın önlenmesi, ilaç tedavisi ve aşı tedavisi bu yöntemler arasında sayılabilir.

Öncelikle yapılması gereken; alerjik yakınmalara neden olan alerjenden uzaklaşmak. Alerjik rinit tedavisinde en çok uygulanan bir diğer seçenek ilaç tedavisi. Ancak unutulmaması gereken, ilaçların kullanıldığı sürece şikâyetler üzerinde etkili olacağı. İlaç tedavisi kesildiğinde, alerji belirtileri kısa sürede tekrarlıyor. Alerjik riniti olanlar alerji mevsimi başlamadan en az 2 hafta önce ilaç kullanmaya başlaması gerekiyor. Alerjik rinit tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar, yan etkileri nedeniyle kullanım güçlüğü yaratabiliyor, bu konuda uzman bir doktora danışılması gerekiyor.“

Çevrenizdeki alerjenleri uzaklaştırmak için bazı öneriler:


• Klimalardaki filtreleri düzenli olarak değiştirin, bakımını yaptırın
• Polen mevsiminde pencere ve kapıları kapalı tutun
• Evinizin içindeki bitkileri uzaklaştırın
• Evinizde tüylü hayvan beslemeyin
• Kuştüyü yastık, yün yastık, yorgan, yatak yerine sentetik olanlarını kullanın.
• Sigara içmeyin ve yanınızda içirmeyin

 

Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
cosmoturk önerisi
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU
Anket
Aşk mı, Para mı?
Aşk
Para
>