>

KÖŞE YAZILARI | BEYZA BAŞAR

Erkekler 1‘e Ayrılır!...

Beni tanıyanlar bilirler ki insanları kategorilere ayırmayı pek severim. (Beyza Başar)
 
   
 
 
     

Beni tanıyanlar bilirler ki insanları kategorilere ayırmayı pek severim. Daha önce birçok yazımda da ele aldığım bir konudur bu. Kadınlarda iş kolay ; evli kadınlar, çalışan anneler, dul kadınlar, otuz yaş üstü kadınlar, huysuz kadınlar, kaprisliler, rahatlar, güçlüler, zayıflar… kendi içinde alt gruplara ayrılan birçok kategoriyi bir çırpıda yazarım size. Zaten iki dönüm noktası var kadınların huyunu suyunu, karakterini, gidişatını etkileyen. Birincisi evlilik, ikincisi annelik !... Ne oluyorsa, ne değişiyorsa bu mihenk taşlarını yaşayınca başlıyor kadınların hayatında. Okul, iş, arkadaş çevresi, sevgili….hepsi bir yere kadar. Evlenince bambaşka bir yaşantısı olurken anne olunca tabir-i caizse evrimi tamamlanır kadının. Bakış açısı, tepkileri, tepkisizlikleri, yemesi, içmesi, giymesi, fiziği, her şeyi değişir hayatında. Anne olmakla, 7 x 24 sizden hizmet, sevgi, hoşgörü bekleyen ,hayatınıza anlam katan canınızla ilgili, bir kadının hayatında değiştirdikleriyle ilgili sayfalar dolusu yazabilirim ama bugün ele almak istediğim konu bambaşka.

Yazımın başlığından da anlaşıldığı gibi erkekler bire ayrılır !... Bekar, evli, baba, çalışan, çalışmayan , eğitimli, cahil…ne kadar farklılar değil mi ? Aslında hiç de göründüğü gibi değil maalesef. Konu kadın olunca hele de “kendi” kadınları olunca hepsinde akan sular durur. Sadece tepkilerini gösterme şekilleri değişir o kadar. İstemediği bir şey yaşanmışsa kimisi küsmeyi, kimisi söylenmeyi, kimisi gitmeyi, kimisi maalesef şiddeti seçer. Sözel ya da fiziksel hepsi aynı kapıya çıkar benim gözümde .

Belki bana kızacaksınız, eşinizin ne kadar entellektüel, ne kadar anlayışlı olduğunu anlatacaksınız. Benim demek istediğim bu değil ki, benim anlatmak istediğim bakış açılarının aynı olduğu. Kadınları bir çırpıda yaftalayabildikleri, aslında hepsinin özünün ,düşünce yapısının aynı olduğu. Aynı şeylere sahip olmak isteyip, aynı şeyleri yadırgadıkları. Gece dışarıya çıkan her kadının “arandığı” konusunda hemfikir olup hep bir üst model araba için didindikleri. Baba olmayı , sadece süt, bez almak, arada bir kızmak, canları istediğinde ilgilenip tamamen anneye yıkılmak sandıkları benim demek istediğim. Hamileliğinde, doğumunda, lohusalığında yani en hassas zamanlarında eşinin yanında olmayı, ona destek olmayı beceremedikleri , hatta daha ileri gidip böyle bir anında aldattıklarını söylüyorum.

Çocuğun tüm ilklerinde “meşgul ya da yorgun “oldukları için, mini etek giyen her kadına aynı gözle baktıkları için, aileleriyle eşleri arasında asla bir denge kuramadıkları için aynı kefeye koyduğumu söylüyorum. Bakın çevrenize, dul kadına, trafikte kadına, iş yaşantısında kadına bakış açılarına bir bakın, istediği statüde, istediği modernlikte olsun hepsinin mutlaka olumsuz birkaç eleştirisi olacaktır hiç tanımadıkları kadınlar hakkında. Kadınların neyi iyi neyi kötü yaptığını hemen sıralarlar da kendilerinin dokunulmazlıkları vardır nedense.

Gelelim sorulara ve cevaplara. En eğlenceli kısmı da bu !...” Annem diyor ki… “, “O da giyilir mi…” , “Ben işten geldim, yorgunum…” ,” Annene sor yavrum…”, “O zaman evli değildik....”,” Senin sinirlerin bozuk…”, “Sen anlat, ben maç izlerken dinliyorum seni…”, “Ben mi baktım, kime ,nasıl, ne ?...”, “Maaşını aldın mı…”,”Ben özel günlerden hoşlanmam biliyorsun…”,”Rus bir bakıcı mı tutsak…” , “Öylesine yazışıyorduk…”, “Ne zaman temizlik yapıldı bu evde ?...“

Tanıdık gelenler var mı ? İstediğiniz kadar ayırmaya çalışın, ben denedim olmuyor. En fazlası bu kadar, erkekler 1’ e ayrılır!...

Sevgiyle kalın,
Beyza Başar Özbay
beyzabasar80@yahoo.com


BEYZA BAŞAR

 

Diğer yazıları liste halinde görmek için tıklayın >

Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
cosmoturk önerisi
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU
Anket
Aşk mı, Para mı?
Aşk
Para
>