>

KÖŞE YAZILARI | BEYZA BAŞAR

Bulutlar Ülkesindeki Mutluluk Diyarı

"Kimse dokunmamış sen gibi, kimse üzülmemiş ben mutsuzken ve kimse böylesi değmemiş yüreğime…" (Beyza Başar)
 
   
 
 
     

...Ve adam fısıldadı ; “Beni kimse sevmemiş… “Sevgi “ buysa eğer, düşünmekse, özlemekse, teninin kokusunu içine çekip saatlerce gözlerinde kaybolmaksa…beni kimse sevmemiş…”

“ Kimse dokunmamış sen gibi, kimse üzülmemiş ben mutsuzken ve kimse böylesi değmemiş yüreğime…”

Birkaç damla gözyaşı süzüldü yaşlı gözlerinden , belki de yıllar sonra ilk kez mutluluktan ağlıyordu. O kadar yıpranmıştı ki, sevgiye, ilgiye, birinin onu dinlemesine, anlamasına, kendini yeniden huzurlu hissetmeye o kadar ihtiyacı vardı ki…Bir anda karşısına çıkan o kadın ,küçücük yüreğine sığdırıyordu işte kocaman sevgileri… Üstelik hiçbir beklentisi yoktu kadının, sadece huzur istiyordu artık, sadece güvenmek…

Küçük elleriyle adamın gözlerini sildi kadın, titriyordu elleri, titriyordu bedeni ,başını adamın göğsüne yaslayıp öylece durdu.

Dakikalar ,saatler geçti, hiç kıpırdamadan öylece duruyorlardı, birbirlerinin nefeslerini dinler gibi, yüreklerindeki acıları, anıları silmek ister gibi sımsıkı tutuyorlardı birbirlerinin ellerini.

“İlk defa bu kadar korkuyorum “ dedi adam… Bitecek diye, bu mutluluk elimden alınacak, bulmuşken kaybedeceğim, yeniden karanlıklara itileceğim diye çok korkuyorum …”dedi. Kadın, ne çok şey söylemek istedi o an ama cesaret edemedi… Ne giderim diyebildi, ne kalırım…Ne severim diyebildi, ne unuturum…

Bir zamanlar seviyorum demişti kadın, güveniyorum, mutluyum demişti… Ne kadar pervasızca savurduğunu anladı o kelimeleri, bak şimdi söyleyemiyordu, dili varmıyordu. En güvendiği anda, öyle bir darbe almıştı ki hayattan, yaralarına yaralar katmıştı ki, şimdi sadece susuyordu… Elinden tek gelen buydu belki de…Güçlü durmaktan , duvarlarından, kendini hapsettiği odalardan nasıl da yorgun düşmüştü bedeni, yersiz ağlamaları, yarım kalan duygularını her şarkıda yaşaması bundandı.

Hayal kurmayı sever misiniz ? Kadın, çok ama çok seviyordu hayal kurmayı… Sığındığı bir düşler ülkesi bile vardı en zor zamanlarında. “Bulutlar ülkesindeki mutluluk diyarı” derdi oraya .Kimsenin bilmediği, gizli yeriydi orası. Haydi tut ellerimi dedi adama, kapat gözlerini, seni düşlerime götüreceğim. Adam, hep hüzünlü bakan gözlerdeki heyecanı görünce , bu çocukça daveti kıramadı, kapattı gözlerini, kadının küçük ellerini avuçlarına aldı. Kadın anlatmaya başladı pürtelaş, sanki o anı yaşıyormuş gibi sesinde coşku vardı, adam da katıldı bu küçük oyuna, kaçıp gittiler mutluluk diyarına…

Kadın , hikayesini nasıl bitireceğini bilemedi, adam gülümseyerek “Sonsuza dek mutlu yaşadılar” dedi… Sımsıkı sardı kadını, onun hiç kirlenmemiş ruhuna, kocaman yüreğine, sevdasına, masumiyetine, düşlerine bir kez daha aşık olduğunu söyleyip sımsıkı bastırdı göğsüne... Huzurluyum diye düşündü kadın… Huzurluyum…

İşte tam o an anlatmak istedi kadın… Dilinin ucundakileri kelimelere dökebilmek, gerçeklerden neden bu kadar kaçtığını, neden sevmediğini bir çırpıda söylemek istedi… Yapamadı… Adamın sıcacık kollarına bıraktı kendini, bir parçası sımsıkı tutunurken duvarlarına, ruhu çoktan bulutlar ülkesindeki mutluluk diyarına doğru yola çıkmıştı bile…

Haydi siz de bırakın kendinizi düşlerinize, bir an sıyrılın gerçeklerin acıtan yanlarından, bir an unutun haketmediğiniz üzüntüleri yaşadığınız yılları, haydi siz de katılın o kadınla erkeğin peşine,bir kuşun kanadına takılın ,bulutlar ülkesindeki mutluluk diyarına gidin...haydi birazcık nefes alın…

Sevgiyle kalın…

Beyza Başar
beyzabasar80@yahoo.com


BEYZA BAŞAR

 

Diğer yazıları liste halinde görmek için tıklayın >

Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
cosmoturk önerisi
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU
Anket
Aşk mı, Para mı?
Aşk
Para
>