>

KÖŞE YAZILARI | NİHAN HATİPOĞLU

Düşlerle Dans - I

“Ne bekliyorum hayattan şu an? Neden keyif almak varken korkuyorum bana sunduğun kaynaktan…”
 
   
 
 
     

Düşlerle Dans - I

Ne bekliyorum hayattan şu an? Neden keyif almak varken korkuyorum bana sunduğun kaynaktan... Düne saplanıp kaldı bir yanım... Cesaretimi bi toplasam, çekip kendimi yukarı, kurtulacağım besbelli!Geceler hala soğuk ve yapayalnız... Kuytu köşelerde sessizce ağlayan kızı büyütmüyor bana hediye ettiğin yıllar...

Aslında aynaya bakıp kestiğim, saçlarım değildi! Elimdeki makası, ilk baba dediğim yılların örgüsüyle tutturulmuş saçlarımdaki kimsesizliğime dokunduruyordum...Ne zaman başımı okşasan,yüreğim lösemi...

Beni kazımaya önce yüreğimden başladın çünkü...

Boyumu aşan kelimeleri cümle içinde kullanabiliyorum evet, ama yaşamımın sırrı hala “çocuk kalbi”mde gizli...Adaleti hala bana öğrettiğin sevginin içinde arıyorum. Bana bahşettiğin sevgiyi bu dünyaya ait bulmuyor,kime vereceğimi, kimden alacağımı karıştırıyorum...

Aldığım tüm dersleri, zil çaldığında, bahçeye koşarken unutuyorum...Tutamıyorum aklımda bana verdiğin cevapları...Ben böyle yaptıkça sen aynı imtihanı tekrarlıyorsun , her seferinde biraz daha zorlaşıyor sorduğun sorular ama imtihan ettiğin üniteyi hala geçemedim biliyorum...

İyi notlar almak için ezber yapan ve hiçbirşey öğrenemeyen öğrencilere; deneyimli öğretmenlerin verdiği sıkıcı ödevlerin bilge öğretisi gibi yaptığın...Alınan yıldızlı pekiyi’ler yalan,cennet ve cehennem yalan! Esas olan bilgiyi paylaşabilmek ...

“Güven bana, seni ittiğim denizde boğulmayacaksın sen eski bir yüzücüsün” diyorsun ...Yuttuğum sulara inat, inanç ve sevgiyle sana doğru yüzüyorum... Gürül gürül akan bir nehir var içimde sana doğru akan,gerçek sevgiyle denize karışmayı bekleyen... Akan suyun içinde yıkansam bile gönderdiğin bilgilerle, okuyamıyorum derinini...Belki de bilemiyorum bana hediye ettiğin değerimi...Yalnız yarın biliyor bunu,dün başlayan gerçeğin cevaplarıysa sadece bugünde gizli...

Oyun oynuyorsun evrenle... Kalabalık görünen cennet de,yalnızlığa sarmaladığın cehennem de yalan...Yalnızlıkta cenneti,kalabalıkta cehennemi saklıyorsun titizlikle, biliyorum... İçinde bulunduğum sahte, kalabalık cenneti izlemeye zorluyorsun beni...Etrafımda sema eden sözde hurilerin hiç biri kendilerinde değiller!Ağızlarını dayayıp sonsuz sandıkları pınara, kana kana içmekteyken aşkın şarabını, kendilerinden geçmekteler sahte sevinçleriyle...

Göklere yükseliyor şen kahkahaları,bu kadar gürültüyle gülmeleri sadece ağlamaktan korktuklarından... Ne yazık onlar hayat yolunda değiller, kenarlardaki yollardan şanseseri geçip gitmekteler...Selamları sahte,semaları sahte...Hangisi kalır birbirinin yanında bu pınarın kaynağını ansızın kuruttuğunda?Kim elini uzatır? İçlerinden biri uçuruma yuvarlandığında, kurtarmak için bir diğerini...

Nino,
13.06.2008
Cihangir
nihanhatipoglu@cosmoturk.com

www.memetsefa.com (Ben O’na inanıyorum...)



YAZININ DEVAMI YARIN...

 


NİHAN HATİPOĞLU
YAZARA E-POSTA GÖNDER

 

Diğer yazıları liste halinde görmek için tıklayın >

Favorilerinize ekleyinAnasayfaya dönPaylaşın
cosmoturk önerisi
GÜNLÜK FALINIZ
HAVA DURUMU
Anket
Aşk mı, Para mı?
Aşk
Para
>